Yangınlarda erken uyarı sistemleri hayati önem taşıyor
Yangınlar, ani gelişen ve büyük tehlikeler barındıran afetler arasında yer alıyor. Uzmanlar, yangın yönetmeliğine uygun şekilde yapılandırılmış binaların, can ve mal kaybını en aza indirmek adına kritik rol oynadığını vurguluyor. Yangın algılama ve önleme sistemlerinin yanı sıra tahliye planlarının oluşturulması, yangına karşı alınması gereken önlemler arasında ilk sıralarda yer alıyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Afet Eğitim ve Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde görev yapan iş sağlığı ve güvenliği uzmanı Prof. Dr. Afşin Ahmet Kaya, binaların yangına karşı dirençli olabilmesi için belirli yapısal yeterliliklere sahip olması gerektiğini belirtti.
Yangınları önlemek adına binalarda otomatik yağmurlama ve duman dedektörleri gibi sistemlerin bulunmasının zorunluluk olduğunu ifade eden Kaya, 'Dedektörler hem dumanı hem de ısıyı algılayarak yaklaşık 50-60 desibellik bir sesle bina sakinlerini uyarır ve tahliye sürecini hızlandırır' dedi.
Özellikle otellerde yangın yönetmeliğine uygun önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Kaya, şunları söyledi:
'Otellerde misafir odalarının yanmaya karşı dayanıklı boyalarla kaplanması, koridor kapılarının en az 30 ila 60 dakika yangına dirençli olması, bina içerisinde mekanik havalandırma sistemlerinin bulunması şarttır. Ayrıca 20'den fazla yatak kapasitesine sahip ve 21,5 metreden yüksek binalarda, her katta birbirinden bağımsız en az iki kaçış noktası veya yangın merdiveni bulunmalıdır. İşitme engelliler için görüntülü, görme engelliler için ise sesli uyarıcı sistemler de mutlaka yer almalıdır.'
Kaya, konaklama tesisleri ve yurt gibi yerlerde personelin de yangın durumunda tahliye sürecine yardımcı olacak şekilde organize edilmesi gerektiğini belirtti.
'Sistemleri Kurmak Yetmez, Çalışır Durumda Tutmak Gerekir'
Samsun Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Önlem ve Müdahale Şube Müdürü Rıza Zengin, yangına karşı alınan önlemlerin düzenli olarak kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı.
Her yıl 3-4 bin civarında bina ve iş yerinin yangın yönetmeliğine uygun olup olmadığını denetlediklerini belirten Zengin, yangın algılama sistemlerinin çalışır halde tutulmasının, montajı gerçekleştiren firmalar tarafından periyodik olarak kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
'Sistemin kurulması yeterli değildir, düzenli kontrollerin yapılması, tatbikatlarla aktif tutulması şarttır. Aksi halde, acil bir durumda sistemler çalışmazsa ciddi riskler doğabilir. Söndürme ve tahliye sistemlerinin bakım ve işletme sorumluluğu bina sahipleri, yöneticiler veya site yöneticilerine aittir. Bireyler de yaşadıkları binalarda yangın algılama sistemlerinin bulunup bulunmadığını kontrol etmeli, müstakil evlerde pilli dedektörler kullanmalı, apartman ve iş yerlerinde ise uzaktan kontrol edilebilir yangın algılama sistemlerinin kurulu olduğundan emin olmalıdır.' dedi.
Pilli dedektörlerin 6 ayda bir kontrol edilmesi gerektiğine dikkat çeken Zengin, dedektörlerin kapaklarının sökülmemesi gerektiğini belirtti. Ayrıca binalarda aydınlatma sistemleri ve çıkış tabelalarının bulunmasının tahliye sürecini kolaylaştırdığına işaret ederek, 'Yangının varlığını haber almadan harekete geçmek mümkün değildir. Bu nedenle erken uyarı sistemleri kritik bir öneme sahiptir' ifadelerini kullandı.
'Vatandaşlar Gidecekleri Mekanların Tahliye Planlarını Bilmeli'
Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) Samsun İl Müdürlüğü Arama Kurtarma Birliği Müdürü Serdar Türker, yangın sırasında doğru tahliye yöntemlerinin hayati önem taşıdığını belirtti.
Yoğun duman altında kalındığında yer seviyesinde ilerlemenin en güvenli tahliye yöntemi olduğunu vurgulayan Türker, şu önerilerde bulundu:
'Yangın anında vatandaşlar, eğer yoğun duman oluşmuşsa yere yakın hareket etmeli, emekleyerek veya sürünerek tahliye edilmelidir. Ayrıca, ıslak bir bezle ağız ve burun kapatılarak dumandan etkilenme riski azaltılabilir.'
Türker, kurumların ve işletmelerin de yangına karşı önlem alma konusunda büyük sorumluluk taşıdığını ifade ederek, her kurumun koruma, kurtarma, ilk yardım ve yangın söndürme ekiplerini oluşturması gerektiğini belirtti.
'Bu dört ana ekip, yangının ilk anından itibaren müdahaleyi başlatmalı ve acil durumun kontrol altına alınmasını sağlamalıdır. Özellikle işletmelerde sorumlu müdürlerin ve personelin bu konuda eğitilmesi gereklidir.'
Yangın riskine karşı vatandaşlara da önemli görevler düştüğünü belirten Türker, 'Gidecekleri mekanların tahliye planlarını önceden öğrenmek, olası bir yangın durumunda can güvenliğini sağlamak açısından büyük bir fark yaratabilir' dedi.