Doğubayazıt'ta kadın doğa severler dikkat çekiyor

Son yıllarda doğa sporlarına olan kadın ilgisi hızla artıyor. Dağcılık ve doğa yürüyüşlerine erkeklerin domine ettiği bir alan olarak bakılsa da, kadın sporcular bu algıyı yıkmaya devam ediyor. Doğubayazıt’taki yürüyüşlerde kadın doğa severlerin sayısındaki artış, bu alandaki değişimin en önemli göstergelerinden biri.

Bazid Dağcılık Grubu’nun düzenlediği İshak Paşa Sarayı-Yukarı Tavla Köyü yürüyüşü, bölgedeki kadınların doğaya olan ilgisini bir kez daha gözler önüne serdi. Etkinliğe katılan kadın doğa severlerden biri olan Emine Büyükkol Köse, doğada olmanın kendisi için sadece bir spor değil, aynı zamanda bir özgürlük alanı olduğunu söyledi.

Karaköse Haber’e özel açıklamalarda bulunan Emine Büyükkol Köse, doğa yürüyüşlerinin kendisi için nasıl bir anlam taşıdığını şu sözlerle dile getirdi:

"Doğa benim için sadece bir kaçış noktası değil, aynı zamanda bir güç kaynağı. Burada kendimi daha özgür, daha güçlü hissediyorum. Kadınların doğada daha fazla yer alması gerektiğine inanıyorum. Dağcılık ve doğa yürüyüşleri erkek egemen bir alan olarak görülse de biz kadınlar, bunu değiştiriyoruz. Bugün burada yürüyüş yapan kadın arkadaşlarımızla birlikte hem doğayı keşfettik hem de birbirimize ilham verdik."

Kadınların doğa yürüyüşlerine katılmasının sadece fiziksel bir aktivite olmadığını belirten Köse, bu tür etkinliklerin kadın dayanışmasını güçlendirdiğini ve sosyal bağları kuvvetlendirdiğini de sözlerine ekledi:

"Doğa sporları sadece fiziksel bir aktivite değil, aynı zamanda insanın kendini keşfetmesini sağlayan bir deneyim. Kadınlar içinse bu, çok daha derin bir anlam taşıyor. Çünkü bizler çoğu zaman toplum içinde belirli kalıplara sıkıştırılıyoruz. Oysa dağlarda, yürüyüş rotalarında, açık havada hiçbir sınır yok. Burada sadece ben ve doğa var. Bütün kadınların en az bir kez doğayla baş başa kalması gerektiğine inanıyorum."

Yürüyüş güzergahı, Doğubayazıt’ın en önemli tarihi yapılarından biri olan İshak Paşa Sarayı’nın çevresinden başladı. Yüksek rakımlı, karlı patikalar boyunca yürüyen katılımcılar, Yukarı Tavla Köyü’ne ulaşarak doğanın ve tarihi dokunun iç içe geçtiği bu eşsiz rotayı tamamladı. Katılımcılar, manzaranın büyüleyici olduğunu ve bölgedeki doğal güzellikleri keşfetmenin kendileri için unutulmaz bir deneyim olduğunu ifade etti.

Kadınların doğa sporlarına katılımı, sadece fiziksel bir aktivite değil, aynı zamanda özgüven, dayanıklılık ve toplumsal farkındalık açısından da büyük önem taşıyor. Uzmanlar, doğada vakit geçiren kadınların daha güçlü bir ruh hali geliştirdiğini, stresten uzaklaştığını ve daha sağlıklı bir yaşam tarzı benimsediğini belirtiyor. Emine Büyükkol Köse, bu konuda da düşüncelerini paylaşarak şunları söyledi:

"Doğa yürüyüşleri bana güç, enerji ve özgürlük hissi veriyor. Kadınların doğada daha fazla yer alması, hem fiziksel hem de mental olarak güçlü bireyler olmalarını sağlıyor. Eğer bir kadın olarak kendinizi keşfetmek ve sınırlarınızı zorlamak istiyorsanız, doğaya çıkın! Her bir yürüyüş, yeni bir keşif, yeni bir başlangıç."