Ramazan sonrası beslenmede denge şart: Diyetisyenden altın tavsiyeler
Ramazan ayında ağırlıklı olarak tüketilen proteinli besinlerin ardından dengeli bir geçişin önemine dikkat çekti.
Ramazan ayının ardından beslenme alışkanlıklarında yapılması gereken değişikliklere dikkat çeken Diyetisyen Gamze Söylemez, özellikle protein ağırlıklı besinlerin iftar menülerinde fazla yer tuttuğunu hatırlatarak, “Bu yüzden Ramazan sonrası dönemde protein tüketimini bir miktar azaltmakta fayda var” dedi.
Söylemez, bitkisel protein kaynaklarının önemine değinerek, “Daha çok kuru baklagilleri tercih edebilirsiniz. Ayrıca çay ve kahve sıvı ihtiyacını karşılamaz. Eğer tüketilecekse, demli olmamalı ve yemeklerden en az yarım saat sonra içilmeli” diyerek dikkat edilmesi gereken noktalara işaret etti.
Beslenmede sebze tüketiminin de altını çizen Diyetisyen Söylemez, “Her sofrada mutlaka koyu yeşil yapraklı sebzelere yer verilmeli. Zeytinyağlı sebzeler öncelikli olmalı. Bahar aylarında mevsim sebzeleri oldukça bol, bu yüzden sofralarda bu ürünler eksik olmamalı” dedi.
Ara öğünlerde ise daha çok bitkisel kaynaklara yönelinmesi gerektiğini belirten Söylemez, “Süt ve ayran gibi süt ürünlerinin yanı sıra fındık, badem, ceviz gibi yağlı tohumlar ve koyu renkli meyveler de tercih edilebilir. Bu meyveler cilt sağlığı için de oldukça faydalı” şeklinde konuştu.
Ramazan Bayramı’nda tatlı tüketiminin arttığına dikkat çeken Söylemez, “Akşam yemeklerinden sonra tatlı tüketimi toplumumuzda çok yaygın. Ancak bu noktada kuru meyveler, örneğin kuru kayısı, hurma veya incir gibi alternatifler, tatlı ihtiyacını daha sağlıklı şekilde karşılayabilir” dedi.
Bayram sürecinde çocuklara fazla miktarda çikolata ve şekerleme ikram edilmesinin yaygın olduğunu belirten Söylemez, “Çocuklarınıza mümkünse rafine şeker içermeyen, doğal meyve suları sunabilirsiniz. Ayrıca ev yapımı sütlü tatlılar da daha sağlıklı alternatifler arasında. Beslenme alışkanlıkları çocuklukta başlar. Onlara vereceğiniz doğru alışkanlıklar, ileriki yaşlarında da etkisini gösterir” ifadelerini kullandı.
Bayramda tatlı tüketimiyle ilgili en sık gelen sorulara da açıklık getiren Diyetisyen Söylemez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tatlı tercihi yapılırken şerbetli değil, sütlü ve meyveli olanlar tercih edilmeli. Şerbetli tatlılar kan şekerini hızla yükseltip ardından düşürebilir. Bu, özellikle diyabet, kolesterol ve hamilelik gibi özel durumu olanlar için riskli olabilir. Tatlıyı yemeklerden en az iki saat sonra tüketmek sindirimi kolaylaştırır. Birden fazla davete gidiliyorsa, birkaç tatlıdan sadece bir ya da iki tanesini seçerek, tüketimi güne yaymak daha sağlıklı olur. Tatlıdan sonra bol su içmek ve hafif egzersiz yapmak da sindirime destek sağlar.”
Bakmadan Geçme





