Savatlı gümüş sanatı Van'da yeniden hayat buluyor
Tarihi Urartu dönemine kadar uzanan ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde altın çağını yaşayan savatlı gümüş işlemeciliği, Van'da usta ellerde geleceğe taşınıyor.
Zahmetli yapımı nedeniyle "sebat" olarak adlandırılan bu kadim sanat, yok olma tehlikesine rağmen Vanlı ustalar sayesinde yeniden canlanıyor.
2.800 Yıllık Sanat Yeniden Doğuyor
Van’da yaklaşık 2.800 yıllık geçmişe sahip savat gümüşçülüğü, 450 derecelik ateşte işlenerek özenle hazırlanıyor. 1990’lı yıllarda yeniden dirilen ve 2017 yılında tescillenen bu el sanatı, bugün sadece iki atölyede sürdürülüyor.
42 yıllık savat ustası ve devlet sanatçısı unvanına sahip Sadık Binici, savatın Urartu’dan Selçuklu ve Osmanlı’ya kadar uzanan tarihi bir miras olduğunu belirtiyor. 1915 yılına kadar Van’da 123 atölyenin faaliyet gösterdiğini söyleyen Binici, “O dönemlerde her atölyede 10 ila 20 kişi çalışıyordu. Bu, nüfusun yüzde 5-6’sına denk geliyor. Şimdi ise Van’da sadece iki atölye kaldı, biz de onlardan biriyiz” dedi.
Ustalar, savat gümüşe Van kedisi, ters lale ve bölgedeki çiçek türleri gibi yerel motiflerin yanı sıra Urartu, Selçuklu ve Osmanlı modellerini işliyor. Binici, savat sanatının eski tekniklerine olabildiğince sadık kalarak bu kültürü yaşatmaya çalıştıklarını ifade ediyor.
Savat sanatının geleceğe taşınması için çabaladıklarını belirten Binici, “Yanımda şu an dört kişi çalışıyor. Van Valiliği veya Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile daha kapsamlı bir eğitim programı yapılabilirse, 15-20 kişiye öğrettikten sonra bu dünyadan göçüp gitmek güzel olur” diyerek, sanatın devamlılığı için desteğe ihtiyaç duyduklarını vurguladı.
17 yıllık savat ustası Selma Uçar, savat işlemeciliğinin zahmetli ancak büyüleyici bir uğraş olduğunu söylüyor. “Bu işi çok severek yapıyorum. Her ürün ayrı bir hikaye barındırıyor. İşlerken o dönemi hissediyorum, bu da bana tarifsiz bir mutluluk veriyor” dedi.