Adli diş hekimliği, ağız ve diş yapılarından elde edilen delillerle suç vakalarının çözümüne katkı sağlayan önemli bir bilim dalı olarak öne çıkıyor. Uzman Diş Hekimi ve Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, Türkiye'de kadın ve çocuk cinayetlerinde bu bilimin anahtar bir rol oynadığını belirterek, adli diş hekimliğinin adalet sistemine entegre edilmesi gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Özkan, kimliği belirsiz cesetlerin diş yapılarından kimlik tespitinden ısırık izi analizine kadar pek çok alanda adli diş hekimliğinin sunduğu eşsiz fırsatlara dikkat çekti. Özellikle, kimyasal yanık, yangın ve çürüme durumlarında bile dişlerin sağlam kaldığını belirten Özkan, bu yöntemlerin DNA eşleştirme gibi geleneksel delil toplama yöntemlerini tamamladığını ifade etti.
Türkiye'de adli diş hekimliği eğitiminin seçmeli ders olarak sunulmasının alandaki uzman sayısını sınırlı tuttuğunu dile getiren Prof. Dr. Özkan, teknolojik altyapının da güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. "Antemortem ve postmortem diş kayıtlarının kıyaslanması dünya genelinde yaygınken Türkiye’de bu uygulama yeterince kullanılmıyor," diyen Özkan, ulusal veri tabanı kurulması ve diş kayıtlarının uluslararası sistemlerle entegre edilmesinin kayıp vakalarının çözümünde büyük kolaylık sağlayacağını vurguladı.
Prof. Dr. Özkan, adli bilimlerin bir çatı altında toplanması, zorunlu ders içeriklerinin oluşturulması ve teknolojik yatırımlarla adli diş hekimliğinin daha etkin hale getirilmesi gerektiğini belirtti. "Dişler yalnızca gülüşünüzü değil, adaletin de izini taşır," diyen Özkan, bu bilim dalının insanlık dramlarında suçluların yakalanmasını hızlandırarak caydırıcılığı artıracağını ifade etti.