Yılın bu döneminde zirveye ulaşmak, dağın beyaza bürünen manzarasıyla birleşerek zorlu ama bir o kadar da unutulmaz bir deneyim sunuyor. Ağrı Dağı’nın doğası, dağcılar için hem fiziksel hem de mental olarak büyük bir sınav niteliğinde. Son olarak yerli ve yabancı dağcılardan oluşan bir grup, profesyonel dağ rehberi Resul Civaş öncülüğünde zirveye doğru yola çıktı.
Ağrı Dağı’na yıllardır tırmanışlar düzenleyen Civaş, bölgenin zorlu hava koşullarına karşı önceden yapılan hazırlıkların önemine dikkat çekti. Civaş, "Tırmanış sırasında kar fırtınası ve soğuk rüzgarlar bekleniyor, ancak doğanın bu eşsiz güzelliğine tanıklık etmek her şeye değiyor" dedi.
Civaş, dağın mistik atmosferinin her defasında yeni bir deneyim sunduğunu ifade ederek, “Tırmanışa katılan dağcılar, zorlu hava şartlarına rağmen motivasyonlarını yüksek tutarak zirveye ulaşmayı başardı. 5.137 metre yüksekliğe sahip Ağrı Dağı, Türkiye’nin en yüksek noktası olarak biliniyor ve her yıl yüzlerce dağcıyı kendine çekiyor. Bu tırmanışta da, soğuk hava ve kar yağışı nedeniyle grup, özel ekipmanlar ve tecrübeli rehber sayesinde ilerleyebildi. Zirveye ulaşan dağcılar, beyaza bürünen dağın eşsiz manzarası eşliğinde hatıra fotoğrafları çekerek bu anı ölümsüzleştirdi” diye konuştu.
Ağrı Dağı’nın hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmeye devam ettiğini vurgulayan Civaş, “Doğal güzellikleri ve tarihi efsaneleri ile bilinen dağ, aynı zamanda Türkiye’nin turizm potansiyelini artıran önemli bir destinasyon olarak ön plana çıkıyor. Ağrı Dağı’na tırmanmak isteyenler, özellikle sonbahar aylarında daha sık tırmanışlar gerçekleştiriyor, çünkü bu mevsim zirveye ulaşmak için en uygun zamanlardan biri olarak kabul ediliyor. Soğuk hava koşullarına rağmen gerçekleştirilen bu tırmanış, dağcıların doğa sevgisini ve zorlu şartlarda gösterdikleri kararlılığı bir kez daha gözler önüne serdi” şeklinde konuştu.