Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve cinayetlere dikkat çekmek amacıyla “Sessiz Yürüyüş” etkinliği gerçekleştirildi. Üniversite Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı’na bağlı öğrenci kulüpleri ile Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı AİÇÜ Genç Ofis tarafından düzenlenen yürüyüş, geniş bir katılımla kampüs içinde yapıldı. Katılımcılar, yürüyüş boyunca siyah giyinerek sessiz bir şekilde farkındalık mesajı verdiler.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde Toplumun Duyarlılığına Katkı Sağlandı
Sessiz yürüyüş etkinliği, katılımcılara ve izleyenlere toplumsal bir mesaj verirken, kadın ve çocukların güvenli bir yaşam sürdürmeleri konusundaki farkındalığın artmasına katkı sağladı. Öğrenciler ve üniversite yönetimi, kadın ve çocukların hak ettikleri güven içinde yaşamalarını savunmak için toplumun her kesiminin birlikte mücadele etmesi gerektiğini vurguladı.
Etkinliğe Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Mehmet Fatih Karaoğlan ve yönetim ekibi, AİÇÜ Genç Ofis Koordinatörü Sezai Öncel, üniversitedeki çeşitli öğrenci kulüplerinin başkanları ve birçok öğrenci katıldı. Yürüyüş, üniversitenin konuk evi mevkisinden başlayarak rektörlük binasında sona erdi.
Sessizliğin Çığlık Olduğu Yürüyüşte Basın Açıklaması Yapıldı
Yürüyüşün ardından basın açıklamasını üniversitenin Psikoloji Kulübü Başkanı Ebru Günül gerçekleştirdi. Günül, kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve cinayetlere duyarsız kalmamanın önemine vurgu yaparak, katılımcılara hitaben güçlü bir mesaj verdi.
Günül, konuşmasında Türkiye’de kadın ve çocukların karşı karşıya kaldığı şiddetin yanı sıra dünya genelinde savaş ve çatışma bölgelerinde hayatlarını kaybeden kadın ve çocuklara da dikkat çekti. Şiddete maruz kalarak kaybedilen her bir hayatın bir sayıdan ibaret olmadığını belirten Günül, bu canların her birinin geride kalan sevdikleri için yıkıcı bir kayıp olduğunu ifade etti.
Konuşmasında Türkiye'de kadın cinayetlerine dair verileri paylaşan Günül, 2019’da 425, 2020’de 418, 2021’de 433, 2022’de 408, 2023’te 417 kadının öldürüldüğünü, 2024 yılı bitmeden bu sayının 367’ye ulaştığını aktardı. Günül, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Saygıdeğer hocalarım değerli öğrenci arkadaşlarım,
Bugün burada üniversitemiz toplulukları, kulüpleri üniversitemiz gençlik spor bakanlığı Genç ofis, üniversitedeki diğer değerli hocalarımızla beraber gerek ülkemizde gerekse dünyadaki kadınlara ve çocuklara karşı işlenen acımasız şiddeti, kaybettiğimiz canları ve yarım kalan hikâyeleri hatırlatmak için toplandık. Bizler, sessizliğimizle haykırıyoruz; bu acıya, bu adaletsizliğe ve umutsuzluğa artık yeter diyoruz. Bu sadece bir yürüyüş değil, insanlık onurumuzun savunulmasıdır.
Türkiye’de öldürülen kadın ve çocuklar, Gazze ve Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Orta Doğu’da savaşın ortasında kalmış kadın ve çocuklar. Tüm dünyadaki kadın ve çocukların sesi olmak istiyoruz.
Kadınlar ve çocuklar her gün korku içinde yaşıyor, evlerinde dahi güvende hissetmiyorlar. Bu durum toplumumuzun kalbinde derin bir yara açmakta. Her birimizin vicdanına dokunan bu kayıplar artık sıradanlaşmamalı. Her bir hayat kıymetlidir, her kayıp sadece bir rakam değil, bir annenin, bir çocuğun, bir kardeşin yitip giden geleceğidir.
Sizlere şimdi korkunç verilerden, sayılardan bahsedeceğim bu sayıları şiddetten ölen kadınlar için dijital anıt sayacından aldım
2019 yılında 425 kadın
2020 yılında 418 kadın
2021 yılında 433 kadın
2022 yılında 408 kadın
2023 yılında 417 kadın
2024 yılı da daha bitmeden şu anki güncel veriler 367 kadın şeklinde
Burada bu verileri söylerken sizlere sadece sayı gibi gelebilir fakat bunların her biri bir can, bir kadın, bir evlat, bir ana, bir arkadaş
NARİN, İKBAL, MELEK, ROJİN, AYŞENUR, EMİNE BULUT, MÜNEVVER KARABULUT, ÖZGECAN ASLAN
Bugün burada ses oluyoruz. Kadınların ve çocukların hak ettiği güveni sağlamak, onlara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin görevidir. Bizler haklarımızı koruyacak, sesimizi duyuracak güvenle yaşayabileceğimiz bir dünya istiyoruz. Faillerin cezalandırılması, gerektiği gibi cezalandırılmasını toplumda güveni yeniden tesis edecek adımlar atılmasını bekliyoruz.
Bu sessiz yürüyüşümüz aslında gür bir çığlık! Bir daha asla! Bir kişi daha eksilmeyelim diye buradayız! Bugün burada yitirdiğimiz tüm kadınlar, çocuklar, onların sönen umutları için buradayız buna farkındalık oluşturmak, duyarsız kalmadığımızı, unutmadığımızı söylemek için toplandık.
Sessizliğimiz acımızın ve öfkemizin ifadesi, bir daha böyle acılar yaşamamak için bir çağrıdır. Kadın ve çocukların hayatlarını korumak, tüm toplumunun sorumluluğudur. Hayatlarımızı yok eden şiddete dur demek için el ele, omuz omuza mücadelemiz devam edecek.
BİZ BURADAYIZ VE BURADA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ !!!
BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEMEK İÇİN SUSMAYACAĞIZ !!!