Ağrı’da 45 yıllık öğretmenlik hayatının son 9 yılını kızıyla birlikte aynı okulda geçiren Recep Kasar, mesleki kariyerinin son Öğretmenler Günü’nü öğrencilerine ve okuluna veda ederek kutladı.
1979 yılında öğretmenliğe adım atan Recep Kasar, 45 yıllık meslek hayatında son 9 yılını Ağrı İbrahim Çeçen İlkokulu’nda öğretmenlik yapan kızı Kübra Sultan Gökçe ile birlikte geçirdi. Son Öğretmenler Günü’nde kızıyla birlikte olmanın özel bir anlam taşıdığını belirten Kasar, öğretmenliğe başladığı dönemde kendisine hediye edilen önlüğü, emeklilik gününde kızı Kübra'ya vererek, başarılı geçen 45 yılını onun devralmasını temenni etti. Kasar, daha sonra son kez ders zilini çalarak, öğrencilerinin sevgi dolu veda mesajlarıyla duygusal anlar yaşadı. Öğrencilerin ilgisi karşısında gözyaşlarını tutamayarak mesleğine veda etti.
İbrahim Çeçen Vakfı tarafından 40 yıl önce kurulan ve eğitimde büyük bir öneme sahip olan İbrahim Çeçen İlkokulu’nda görev yapmaya başladığı dönemlere değinen Recep Kasar, okulda çalışmaya devam ederken, aynı okulda öğretmenlik yapan kızı Kübra Sultan Gökçe ile aynı çatı altında olmanın gurur verici olduğunu söyledi. Kasar, "Kızım, İbrahim Çeçen tarafından kurulan üniversiteden mezun olduktan sonra, aynı vakıf tarafından yaptırılan İbrahim Çeçen İlkokulu’nda öğretmenlik yapıyor. Ben de bu okulda müdür yardımcısı olarak görev yapıyorum. Emeklilik zamanım geldi ve önlüğümü çıkarıp kızıma devredeceğim. Bu şekilde meslek hayatımın bir kısmı ona miras kalacak. 4 öğretmen çocuğum var ve bunların hepsi İbrahim Çeçen Üniversitesi’nden mezun oldu. Torunum da burada birinci sınıf öğrencisi. Annem başka bir sınıfta öğretmenlik yapıyor ve ben de okulda müdür yardımcısı olarak görevime devam ediyorum" şeklinde konuştu.
Kızı Kübra Sultan Gökçe, babasıyla aynı okulda görev yapmanın kendisi için çok değerli bir deneyim olduğunu belirtti. "Yaklaşık 9 yıldır babamla aynı okulda çalışıyorum. Onun tecrübelerinden faydalandığım için çok mutluyum. Babamın son Öğretmenler Günü’nü kutlamak, onunla birlikte çalışmak benim için çok gurur verici. Duygusalım, çünkü onunla birlikte hem okulda hem de evde sürekli zaman geçirdik. Bu bir kız çocuğu için çok özel bir anı. Babamın emekli olmasına üzülsem de birlikte olmaya devam edeceğiz. Emekleri için çok gururluyum" dedi.
İbrahim Çeçen Vakfı tarafından kurulan okulun ve üniversitenin eğitime büyük katkılar sağladığını belirten Kübra Sultan Gökçe, "İbrahim Çeçen Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra, yine burada öğretmen olarak görev yapıyorum. Stajyerlerim de şu an İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde okuyor. Bu bir döngü, öğrenciler burada okuduktan sonra üniversiteye gidiyor, mezun olduktan sonra da buraya öğretmen olarak dönüyorlar. Bu süreci yaşamak çok güzel bir şey" ifadelerini kullandı.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümü son sınıf öğrencisi Ömer Ülkü, İbrahim Çeçen'in eğitime sağladığı katkılara da değindi. "İbrahim Çeçen sadece okul yaptırmakla kalmayıp, öğrencilere burs imkanı sunarak sosyal ve kültürel destek sağlıyor. Burada staj yaparken okulun donanımına ve eğitime verdiği öneme hayran kaldım. Ayrıca öğretmenlerimizin ve okul yönetiminin desteğiyle burada çok şey öğreniyorum" şeklinde konuştu.