Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan tarihçiler, Ahlat Bastonu’nun yalnızca bir destek aracının ötesinde, zarif bir sanat eseri olduğunu söyleyerek, “Bu bastonlar, ceviz, karaağaç, dut ve kiraz ağaçlarından seçilmektedir.
Ustalar, bu ağaçları ayrı ayrı oyarak, üzerine yöresel desenler işler ve Selçuklu motifleriyle süslerler. Bastonun uç parçalarına yerleştirilen kemikler ve son aşamada uygulanan vernik veya golmak cila ile bastonlara pürüzsüz bir görünüm kazandırılır. Her bir baston, üretim süreci, ince işçilik ve ustalığın bir göstergesi olarak dikkat çeker” dediler.
Bastonculuk sanatının Bitlis'in kültürel varlığını korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla yerel yönetimler tarafından desteklendiğini de belirten tarihçiler, “İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Ahlat Kaymakamlığı tarafından düzenlenen geleneksel bastonculuk yarışmaları, bu sanatın yaşatılması ve tanıtılması için önemli bir platform sunuyor.
Ustalar, yarışmalarda en güzel bastonlarını sergileyerek hem hünerlerini ortaya koyuyor hem de bastonculuk sanatının devamlılığını sağlıyor. Bitlis'te bastonculuk, sadece bir eser değil, aynı zamanda bölgesel kültürel çalışmaların bir parçasıdır.
Ahlat Bastonu, Bitlis'in zengin tarihini, el işçiliğini ve sanatı birleştiren bir ürün olarak öne çıkıyor. Bastonculuk, bölge halkının hem ekonomik bir geçim kaynağı hem de kültürel değerlerin korunması ve tanıtma aracı olmuştur” ifadelerini kullandı.