Şu kendisine kalben bağlandığımız Dünya kesin olarak anladık ve biliyoruz ki geçici fani ve ölümlüdür.
Dünya'ya karşılık ebediyet ve saadet ülkesi cennet yaratılmıştır.
İnsan cenneti hak edecek bir kabiliyet ve marifet ile donatılmıştır.
Ve kabiliyetini geliştirmesi için geçici bir süreliğine Dünya'da misafir olarak ağırlanmaktadır.
Hiç kuşkusuz hayatı veren Allah daima diri ve ölümsüzdür.
Bu bakımdan Allah şükür vesilesi olan nimetler ile bolca lütuf ve ihsanlarda bulunan insanı öldükten sonra yokluğa ve hiçliğe mahkûm etmeyecektir.
Dostlar;
Cenab-ı mevlamızın insanlara bahş ettiği hayat nimetinin devamı için mutluluk ülkesi olan ebediyet yurdu bizi bekliyor.
Fakat bu saadet yurduna doğru giden yolculukda doğrusu ekseriyetle hepimiz büyük bir gaflet içindeyiz.
Ölüm gerçeği ile burun buruna geldiğimiz zaman bu gafil durumdan büyük bir pişmanlık duyarak uyanma ve bu çukurdan debelene debelene çıkmak istiyoruz.
Çünkü, ölümle birlikte hayat nimetide sona eriyor ve büyük bir hesabın verileceği meydana doğru adım adım yaklaşıyoruz...
Öyleyse;
İnsanı Dünya'da cennetin bağ ve bahçelerine götüren tek yol habibi Ekrem (as) mın gösterdiği hidayet yoludur.
İşte bir yönüyle ölüm ahiret yurduna gitmeye vesile olan bir köprüdür.
İnsan hayatı dünya cihetiyle nihayet bulduğu gün insan için yeni bir hayat başlamış olacaktır.
Bu hayat hikayesi sırasıyla kabir hayatı, haşir meydanı, ve sırat köprüsünden geçerek ebediyet ve mutluluk ülkesi olan içinde bolca nimet bulunan cennetin bağ ve bahçeleri ile buluşarak Allah'a imanın ve itaatin mükâfatına erişecektir...
Heyhat ! Yıkılmak üzere olan şu bedenimizdir.
Allah'a ve ahirete iman etmiş bir mümin olarak
Rahmetin tecelli ettiği cennetin kapısından içeri girme umuduyla yaşayan bir kimse ölümden korkmaz...
Başta efendimiz ve diğer peygamberler ve nurani zatlar ve sevdiklerimize kavuşmaya gidiyoruz...
Meşekat bitti şimdi mükâfat almaya gidiyoruz...
Allah'a iman ve inanç bu pencerelerden ölümün yüzüne gülerek baktırır...
Ancak,ölümü yokluk ve hiçlik, kabri de karanlık bir kuyu olarak gören birisinin ölümden korkması, onu dehşetli görmesi gayet normaldir.
Mümin için ölüm, sonsuz rahmet yurdu olan cennet hayatına bir geçiş ve bir kapı iken, kâfirler için dipsiz ve kapkaranlık bir kuyuya düşmek gibidir.
Selam ve dua ile....