Ağrı’nın Diyadin İlçesi’nde 1999 yılından bugüne kadar devam eden jeotermal ısıtma hizmeti 15 Ekim’de son buluyor.
Jeotermal kaynakları ile ünlü Diyadin’de jeotermal ısıyla ısınma dönemi önümüzdeki aylarda son bulacak. Diyadin Jeotermal Turizm Seracılık ve Ticaret A.Ş tarafından ilçede halkına gönderilen tebligatla 15 Ekim’de ısıtma sisteminin son bulacağı bu nedenle tüm ödemelerin yapılarak gerekli tedbirin alınması istendi.
Gönderilen tebligatta şu ifadelere yer verildi “Diyadin Jeotermal Turizm Seracılık ve Ticaret A.Ş olarak 15.10.1999 tarihinden itibaren Diyadin ilçemize vermiş olduğumuz jeotermal ısıtma hizmetinin ifası bugüne kadar hassasiyetle devam etmiştir. Ancak altyapıda sık sık sorunlar yaşanması ve maliyetlerin abone ücreti ile karşılanamayacak derecede yüksek olması dolayısıyla bu hizmete devam etmek şirketimizin fahiş zararlara uğramasına neden olmuştur.
Bu süreçte ilçemizde doğalgaz ısıtma sistemi kurulduğundan, ısınma konusunda müşterilerimizin herhangi bir mağduriyet yaşamayacağı tespit edilmiş olup 15 Ekim 2024 tarihi itibari ile abonelere jeotermal ısıtma hizmeti verilmesinin sonlandırılmasına, mevcut aboneliklerin yenilenmemesine, yeni abonelik oluşturulmamasına karar verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Tebligatların Diyadin halkına ulaşmasının ardından bir araya gelen Diyadinliler, jeotermal sistemle ısınmak istediklerini belirterek karara itiraz ettiler.
İlçe merkezinde bir araya gelen vatandaşlar adına açıklama yapan 21. Dönem MHP Ağrı Milletvekili Nidai Seven, karara tepki gösterdi. Konu ile ilgili yasal süreçlerde dahil olmak üzere kanuni tüm haklarını arayacaklarını belirten Seven şu ifadeleri kullandı “Bizler vatandaş olarak, devletin güvencesine dayanarak, bu büyük maliyetleri üstlenmiş ve sistemin uzun vadeli faydalarından yararlanmayı planlamıştık. Mevcut kira kontratları bu sebeple yapılmıştır.
Bütün bu gerçeklere rağmen, Jeotermal satıcısı/sağlayıcısı firmanızın, tek taraflı fesih işlemi yetkisi hukuken bulunmamaktadır. Bu tür kanunsuz işlemlerin hukuki ve de cezai müeyyidesi bulunduğu hususu, gerek Anayasamızda ve gerekse kanunlarımızda mevcuttur.
Kaldı ki, ısınma konusu tüketici tercihidir. Vatandaş istediği yerden, istediği hizmeti almakta serbesttir. Bu Anayasal bir haktır. Hiçbir anlam taşımayan, sudan bahanelerle firmanızın abonelik sözleşmesini tek taraflı fesh etme gibi lüksü olamaz. Böyle bir şartın doğabilmesi için, olağan üstü bir durum olan doğal kaynakların sona ermesi gerekmektedir.
Hâlbuki şirketiniz kaplıca suları satışına ve serada kullanma işlerine de devam etmektedir. Çifte standart uygulaması da hukuka uygun değildir.
Yersiz bir şekilde vatandaşı tedirgin eden, yaşam hakkını tehdit altına alan, ev sahibi- kiracı arasında yapılan sözleşmeleri hiçe sayan tutumunuz; bu konuda onarılmayacak mağduriyetlere sebebiyet verebileceği hususlarını göz ardı etmemeniz gerekmektedir.
Bu sebeple fesih yazılarınızın hiçbir Hukuki gerekçesi bulunmamaktadır. Memleketimizin kış şartlarının zor geçtiği bir ortamda böyle hukuksuz bir uygulamadan doğabilecek zarar ve riskler, mağdurlar tarafından Türkiye gündemine taşınmasına vesile olacaktır. Mağduriyetimiz giderilinceye kadar gerekirse; konu hukuksal yollarla birlikte, Devlet Erkânı makamlarına da aktarabilecektir. 900'e yakın abonenin hak ve hukuk mücadelesi karşısında en çok da şirketinizin zarar görebileceğini hususundaki endişelerimi şirketiniz yetkilileri ile paylaşmak isterim...
Bölgemiz Diyadin'de jeotermal kaynakları rantabıl çalıştırılması halinde; sadece Ağrı ilimiz için değil, Türkiye ekonomisine de en büyük katkı sağlayacak doğal kaynaklara sahip olduğu, ilgili Resmi Kuruluşların ve Bilim adamı Akademisyenlerin çalışmaları ile ortadadır” şeklinde konuştu.