Türkiye İstatistik Kurumu birkaç gün önce, resmi verileri açıkladı.
1-Ekonomi.
Üzülerek aktarayım; yıllardır değişmeyen sıralamanın değiştiği yok, dipteyiz yine.
Gayrisafi Yurtiçi Hasıladan en yüksek payı alan şehirler ile en düşük payı alan şehirler sıralaması şöyle:
Yurtiçi hasıladan kişi başına en yüksek pay alan ilk üç şehir;
1- Kocaeli, 302 bin 772 TL
2- İstanbul, 287 bin 524 TL
3- Tekirdağ, 253 bin 501 TL
Ve yurtiçi hasıladan kişi başına en düşük pay alan son üç şehir;
79- Şanlıurfa, 64 bin 416 TL
80- Ağrı, 55 bin 296 TL
81- Van, 54 bin 272 TL
Van'ın Ağrı'dan daha fakir olduğuna inanırsak sekseninci sıradayız. Yani dip basamağın bir üstündeyiz.
Bir üst basamağımızda bulunan Şanlıurfa'nın gayrisafi yurtiçi hasıladan kişi başına aldığı paya bakar mısınız?
Bir basamak üstümüzde ama aramızda, kişi başına 10 bin TL fark var.
Ve Kocaeli'ndeki Orhan'ın yurtiçi hasıladan aldığı pay, Ağrı'daki Orhan'ın aldığı payın yaklaşık 6 katı.
Vah ki ne vah!
2. Eğitim.
Bunu da üzülerek aktarayım; yıllardır değişmeyen sıralamanın değiştiği yok, en dipteyiz yine.
Ortalama eğitim süresinin en yüksek ve en düşük olduğu şehirler şöyle:
Ortalama eğitim süresinin en yüksek olduğu üç şehir;
1- Ankara
2- İstanbul
3- Eskişehir
Ortlama eğitim süresinin en düşük olduğu üç şehir;
79- Van
80- Şanlıurfa
81-Ağrı
Ne diyeyim bilmiyorum.
Aklıma Bektaşi'nin meşhur fıkrası geldi.
Bektaşi'nin bir, "her şey Allah'tan, her şey Allah'tan..." diye gezinip duruyormuş.
Birgün abdest alırken, gencin biri Bektaşi'nin ensesine okkalı bir sille indirmiş.
Canı çok yanan Bektaşi, yaşaran gözlerle dönüp gence bakmış.
Genç;
"Ne bakıyorsun baba eren! Hani her şey Allah'tandı...?" diye sırıtmış.
Bektaşi, gence bakmaya devam ederek;
"Yine her şey Allah'tan da, ben aracı kıldığı beyinsizi tanımak için bakıyorum."
(Fıkranın orijinalinde 'beyinsiz' kelimesi yerine "deyyus" kelimesi kullanılmış. Terbiyem o kelimeyi kullanmaya el vermedi.)
Bu şehrin dipte kalmasına, bugüne kadar, her kim veya kimler aracı olmuşsa...
Ne diyeyim?
Şeref bulmasınlar.