Tarihçiler, Türk musiki aletleri içinde milli karakteriyle öne çıkan tambur, kopuz ve dutarın gelişmiş ve değişmiş şekli olduğunu söylediler.
Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan tarihçiler, tamamen Azerbaycan'da şekillenen bu enstrümanın özellikle Iğdır oyun ve türkülerinin temel sazlarından biri olarak önemli bir yere sahip olduğunu belirttiler. Tamburun yapımında kullanılan malzemeler ve eşsiz sesiyle dikkat çektiğini ifade eden tarihçiler, “Tamburun tamburası ve sapı genellikle dut ve kuru erik ağacından yapılır. Bu ağaçlar, tamburun dayanıklılığı ve ses kalitesi açısından büyük önem taşır. Tamburanın en karakteristik özelliği ise, mutlaka sığır veya manda yüreği zarından yapılmasıdır. Bu özellik, tamburun kendine has tınısını ve eşsiz sesini oluşturur” dediler.
Tamburun göğüs hizasında çalınan bir enstrüman olduğunu vurgulayan tarihçiler, “Bu çalım tekniği, müzisyenin tamburu daha iyi kontrol etmesini ve daha zengin bir ses yelpazesi elde etmesini sağlar. Tamburun köprülü teli, pes seslere ayrılmıştır ve bu da tamburun derin ve güçlü bir ses çıkarmasını sağlar. Ayrıca, geçiş ve açılış ezgilerine oldukça yatkın olması, tamburu özellikle oyun ve türkülerin vazgeçilmez bir parçası yapar” ifadelerini kullandılar.
Iğdır'ın yerel müziğinde tamburun temel sazlardan biri olarak öne çıktığını kaydeden tarihçiler, “Iğdır oyunlarında ve türkülerin icrasında tambur, melodiyi ve ritmi belirleyici bir rol oynar. Tamburun derin ve zengin sesi, yerel müziğin ruhunu ve karakterini yansıtır. Bu enstrüman, hem solo performanslarda hem de grup performanslarında sıkça kullanılır. Tambur, sadece bir müzik aleti olmanın ötesinde, Iğdır'ın ve Azerbaycan'ın kültürel ve müzikal mirasının bir sembolüdür. Bu enstrüman, geçmişten günümüze uzanan bir müzik geleneğinin temsilcisidir. Tamburun yapımında ve çalınmasında kullanılan teknikler, nesilden nesile aktarılmış ve bu sayede tambur, günümüzde de önemini korumaktadır” şeklinde konuştular.