Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan tarihçiler, Küçük Hamamı’nın Ani Ören Yeri'nde yer aldığını belirterek, “İnşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte plan, mimari ve süslemeler 11. yüzyılın ikinci yarısında veya 12. yüzyılın başlarında Selçuklu devrinde yapıldı. Hamam, kırmızı ve gri renkli düzgün kesme taşlarla inşa edilmiş olup, Selçuklu mimari tarzını yansıtan belirgin görünüme sahiptir” dediler.
Küçük Hamamı’nın geleneksel Türk hamamının rengini yansıtan bir yapı olduğunu vurgulayan tarihçiler, “Hamam, dört eyvan ve dört halvet odasından oluşmaktadır. Odaların kapı girişleri, sivri kemerli olarak inşa edilmiş, bu da Selçuklu dönemi mimarisinin karakteristik bir özelliğidir.
Eyvanlar ise beşik tonoz kemerlerle kapatılmış olup, yapısı hem estetik hem de güzellik katmış hem de mimari bütünlüğünü sağlamıştır. Hamamın girişi batı yönünden yer almakta olup, buradan bir koridor yoluyla soyunma odalarına geçilmektedir. Ayrıca bu koridorun bölgelerinde bir ılıklık ve külhan kısmı bulunmaktadır.
Külhan, hamamın sıcaklığını ve sıcak su sıcaklığını temin eden bir alan olarak kullanılmıştır. Bu yerleşim düzeni, Selçuklu dönemi hamamlarının iyileşmesi ve tasarımını en iyi şekilde yansıtmaktadır” diye konuştular.
Küçük Hamamı’nın Ani Ören Yeri'nde uzun yıllar boyunca toprakta kalmış bir yapı olduğunu söyleyen tarihçiler, “Ancak 1965-1967 yılları arasında Prof. Dr. Kemal Balkan tarafından yapılan kazılar sayesinde, bu değerli birikimlerin kalıntıları gün yüzüne çıkarılmıştır.
Aynı dönemde Küçük Hamam'la birlikte Büyük Hamam da ortaya çıkarılarak Kars'ın zengin kültürel kaynaklarına kazandırılmıştır. Küçük Hamam, Ani Ören Yeri'ndeki diğer tarihi yapılarla birlikte bölgenin kültürel ve mimari zenginliğini gözlerin önüne sermektedir. Hamam, Selçuklu dönemi Türk mimarisinin inceliklerini ve geleneksel hamam kültürünü yansıtan önemli bir örnektir. Bugün, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescillenmiş bu yapı, Kars'ı ziyaret edenler için tarihî bir yolculuk sunmaktadır” şeklinde konuştu.