Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan tarihçiler, Ani’nin çevresini saran kayalık uçurumların altta yumuşak tüf ve üstte sert bazalt oluşumlarından meydana geldiğini belirterek, “Bu jeolojik yapılar, zamanla insanların barınma, ibadet ve çeşitli ihtiyaçlarına yönelik olarak oyulmuştur. Tüf kayalıklara oyularak yapılan şapeller, mezar odaları, depolar, konutlar ve kuş evleri, Ani’nin çevresindeki vadilerin yamaçlarına yayılmış durumdadır” dediler.
Bu kaya oyma mekanların bazılarının iç merdivenlerle birbirine bağlı olduğunu ve bir kısmının da merdivenlerle çıkılan birden fazla kata sahip olduğunu söyleyen tarihçiler, “Geçmişte odaların ön yüzlerinin moloz taş veya ahşapla kapalı olduğu biliniyor.
Bu mağaralar, Ani’nin yerleşik yaşamının derinliklerine inen birer kapı niteliğindedir. Özellikle şehrin batısında yer alan Alaca Vadisi’nde yoğunlaşan bu mağaralar, Ani’nin zengin kültürel dokusunun bir yansımasıdır. Ani mağaralarının barınma amaçlı kullanımının 1950’li yıllara kadar sürdüğü bilinmektedir.
Özellikle Bostanlar Deresi çevresinde yer alan mağaralar, yakın döneme kadar insanların barınma ihtiyacını karşılamıştır. Bu mağaralar, tarih boyunca Ani’nin nasıl bir yaşam alanı olarak kullanıldığını anlamamıza yardımcı olmaktadır” diye konuştular.
Ani mağaralarında bulunan ve kayalara oyularak yapılan kuş evlerinin (güvercinlikler) dikkat çekici birer sanat eseri niteliğinde olduğunu da belirten tarihçiler, “Bu kuş barınaklarının ince işçilikle yapılmış olması, Anili sanatkârların hünerlerini gözler önüne sermektedir.
Güvercinliklerin eş boyutlarda küçük dikdörtgen mekanlar içermesi, bu yapıların belli bir amaçla, hatta belki de güvercinlere dayanan bir posta teşkilatının parçası olarak inşa edildiği düşüncesini doğurmaktadır. Ani’nin kayalık uçurumlarına dağılmış olan mağaralar, Kars’ın derin tarihine ve kültürel zenginliğine ışık tutmaktadır. Bu mağaralar, Ani’nin yerleşik yaşamına dair ipuçları sunarken, aynı zamanda geçmişin izlerini günümüze taşıyan birer kapı olarak değerlendirilmektedir.
Ziyaretçiler, Ani mağaralarını keşfederken, tarihin derinliklerine inen bir yolculuğa çıkmakta ve Kars’ın eşsiz mirasını yakından tanıma fırsatı bulmaktadır” şeklinde konuştular.