Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, şubat döneminde politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 11,25'ten yüzde 10,75'e indirilmesine karar verdi. Enflasyondaki seyrin yıl sonu tahminiyle büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirildiğini kaydeden Kurul, bu çerçevede enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinde daha ölçülü bir indirim yapılmasına karar verdi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2020 şubat dönemi Para Politikası Kurulu (PPK) kararını açıkladı. Buna göre; Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 11,25'ten yüzde 10,75'e indirilmesine karar verdi.
Son döneme ilişkin veriler iktisadi faaliyetteki toparlanma eğiliminin devam ettiğini gösterdiğini belirten Kurul, iktisadi faaliyetin sektörel yayılımındaki iyileşme devam ettiğini, yatırımlarda ve istihdamda toparlanma sinyalleri alınmakla birlikte zayıf seyir sürdüğünü bildirdi. Rekabet gücündeki gelişmelerin olumlu etkisi sürerken küresel büyüme görünümündeki zayıflama dış talebi kısmen yavaşlattığını kaydeden Kurul, "Net ihracatın büyümeye katkısı gerilerken, dezenflasyon süreci ve finansal koşullardaki iyileşmeyle birlikte ekonomideki toparlanmanın devam edeceği öngörülmektedir. Bununla birlikte kredi büyümesi ve kompozisyonundaki gelişmelerin dış denge ve enflasyon üzerindeki etkileri yakından takip edilmektedir. Son dönemde belirgin bir iyileşme kaydeden cari işlemler dengesinin önümüzdeki dönemde ılımlı bir seyir izlemesi makro politika bileşimi açısından önem arz etmektedir." ifadelerini kullandı.
"SALGIN HASTALIĞIN SERMAYE AKIMLARI, DIŞ TİCARET VE EMTİA FİYATLARI KANALIYLA OLUŞTURABİLECEĞİ ETKİLER YAKINDAN TAKİP EDİLMEKTEDİR"
Küresel iktisadi faaliyetteki zayıf seyir ve küresel enflasyonun düşük düzeyi gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikalarını genişleyici yönde sürdüreceklerine dair beklentileri güçlendirdiğinin altını çizen Kurul, "Öte yandan, son dönemde küresel büyümeye ilişkin artan belirsizlikler gelişen ülke finansal varlıklarına yönelik talebin ve risk iştahının dalgalı seyretmesine neden olmaktadır. Korumacılık önlemlerinin, küresel ekonomi politikalarına dair diğer belirsizliklerin ve jeopolitik gelişmelerin yanı sıra son dönemde ortaya çıkan salgın hastalığın sermaye akımları, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla oluşturabileceği etkiler yakından takip edilmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
"ENFLASYONDAKİ SEYRİN YIL SONU TAHMİNİYLE BÜYÜK ÖLÇÜDE UYUMLU OLDUĞU DEĞERLENDİRİLMEKTEDİR"
Enflasyon beklentileri, iç talep koşulları ve üretici fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimleri ılımlı seyrettiği bilgisini veren Kurul, enflasyon başta olmak üzere makroekonomik göstergelerdeki iyileşme ülke risk primindeki düşüşü desteklediğini, ve maliyet unsurları üzerindeki baskıların sınırlanmasına katkıda bulunduğunu açıkladı.
Enflasyondaki seyrin yıl sonu tahminiyle büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirildiğini kaydeden Kurul, bu çerçevede enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinde daha ölçülü bir indirim yapılmasına karar verdi. Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumunu koruduğu da değerlendirildi.
"PARASAL DURUŞ ANA EĞİLİME DAİR GÖSTERGELER DİKKATE ALINARAK ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞÜN SÜREKLİLİĞİNİ SAĞLAYACAK ŞEKİLDE BELİRLENECEK"
Kurul, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığının, ülke risk priminin gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem taşıdığının altını çizerken, enflasyondaki düşüşün hedeflenen patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki temkinli duruşun sürdürülmesi gerektiğini bildirdi. Bu çerçevede, parasal duruş ana eğilime dair göstergeler dikkate alınarak enflasyondaki düşüşün sürekliliğini sağlayacak şekilde belirleneceği vurgulandı.
Merkez Bankası fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edeceğini belirten Kurul, açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulandı.
Kaynak: İHA