4 buçuk yıl önce Antalya’daki özel bir hastanede dünyaya gelen Elif Toprak, solunum sıkıntısı nedeniyle 33 gün kuvözde kaldı. Bu sırada minik Elif’e umbilikal ven kateteri (Göbekten damar yolu işlemi) uygulandı. İşlemin ardından 33 gün boyunca hastanede yatış yapan Elif, annesi Semra Nergiz ile evlerine gitti. Bir ay boyunca herhangi bir sıkıntı yaşamayan Elif, sürekli kusmaya başlayınca annesi tekrar işlemlerin gerçekleştiği hastaneye götürdü. Burada 75 gün daha tedavi gören minik yavruya iddialara göre teşhis konmadı. Bunun üzerine Hacettepe Üniversitesi’ne giden acılı annenin kızına, göbekten damar yolu işlemine bağlı portal hiper tansiyon ve özafagus mide varisleri teşhisi kondu. Tedavisine hızla başlanan Elif, 4,5 yaşına kadar 5 kez mide kanaması geçirdi, 9 kez endoskopi işlemi gördü ve 21 kez ameliyat geçirdi. Teşhisin ardından konuyu yargıya taşıyan annenin tek umudu, göbekten damar yolu işlemi yapan kişinin yargılanması.
Göbekten damar yolu işlemini yapan kişinin söylenenlerle kağıt üzerinde farklı gözüktüğünü ileri süren anne Semra Nergiz, çalıştığı hastanenin o dönemde hatayı kabul ettiğini, ancak yargı sürecinde bu hatayı kabul etmediğini iddia etti.
"İdrar yolu enfeksiyonu diye girdik, lösemi mi acaba soru işaretiyle çıktık"
33 günlük kuvöz döneminin ardından evlerine kızının sağlıklı bir şekilde gittiğini anlatan Nergiz, “Evdeydik herhangi bir sıkıntı olmadı. Daha sonra Elif’ten bir kusma geldi ve tekrar aynı hastaneye gittik. 75 gün orada bir tedavimiz oldu. İdrar yolu enfeksiyonu diye girdik, lösemi mi acaba soru işaretiyle çıktık. Ben artık kendi çalıştığım hastaneye güvenimi kaybettiğim için bir hocamızın da yardımıyla Hacettepe Üniversitesi’ne başvurduk.Orada umbilikal ven kateteriye bağlı portal hiper tansiyon ve özafagus mide varisleri teşhisi kondu. Yapılan işleme bağlı olarak gelişen komplikasyonlara bağlı olarak bu hastalık ortaya çıkmış. Bu işlemi yapanının kim olduğu belli olmadığı için adalet istiyorum. Çünkü sözlü kabul edilen şey, yargı sürecinde çirkinleşmeye başladı” diye konuştu.