Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan Tarihçi Özgür Aslan, Ahlat'taki mağara evlerin en yoğun bulunduğu yerlerden birinin Harabeşehir ve Sultan Seyit dereleri olduğunu söyledi.
Aslan, “Bu alanlar, mağara turizmi açısından önemli yerler arasında bulunmaktadır. Mağaraların büyük bir kısmı, doğal ve yapay olarak oyulmuş yapılar şeklindedir ve çoğunluğu iki-üç odalıdır. Galeri tarzında oluşturulan bazı mağaraların ise nerelere kadar uzandığı henüz tam olarak bilinmemektedir.
Ahlat’ın mağaraları, çeşitli dönemlerde farklı amaçlarla kullanılmıştır. XIX. yüzyılın sonlarında bölgeyi ziyaret eden Lynch, bu mağaraların eski çağlardan beri yerleşim yeri olarak kullanıldığını belirtmiştir. Neolitik Çağ’dan bu yana süregelen bu kullanımlar, bölgede meydana gelen depremler, kuraklık, savaş ve istilalar gibi nedenlerle ortaya çıkmıştır” dedi.
Eski Ahlat Kalesi’nin batı yönünde yer alan mağaraların kale tahrip edildiğinde büyük oranda zarar gördüğünü ve birçoğunun yok olduğunu da anlatan Aslan, “Kalenin mamur olduğu dönemlerde, bu mağaralar askeri mühimmat depoları ve soğuk hava depoları olarak kullanılmıştır.
İbrahim Kafesoğlu’nun yazılarına göre, bazı mağaralar ibadet mekanı olarak da kullanılmıştır. Ancak bu durum, mağaraların kutsallığından değil, ibadet amacıyla kullanıldıklarından kaynaklanmaktadır” diye konuştu.
Yuvadamı Köyü civarında bulunan Gaban Deresi Vadisi’nin doğal ve yapay mağaraların yanı sıra kayalara oyulmuş nişler, sunaklar ve kaya mezarları ile dikkat çektiğini kaydeden Aslan, “Bu bölgede yer alan tarih öncesi mezarlık, yörenin tarihine ışık tutacak önemli maddi kültür belgeleri sunmaktadır.
Madavans Deresi ve Kırklar Vadisi, Ahlat’ın diğer önemli mağara kümelerinin bulunduğu alanlardır. Bu vadilerdeki mağaralar, tarih boyunca çeşitli amaçlarla kullanılmış ve günümüze kadar ulaşabilmiştir. Mağaraların bazıları tek ve iki katlı olarak oyulmuş, bazıları ise galeri tarzında oluşturulmuştur” ifadelerini kullandı.
Ahlat’ın mağara evlerinin Neolitik Çağ’dan günümüze uzanan tarihsel bir mirası barındırdığını söyleyen Aslan, “Bu mağaralar, hem doğal güzellikleri hem de tarihi değerleriyle ziyaretçilerini büyülemekte ve Ahlat’ın tarihine ışık tutmaktadır.
Mağara turizmi açısından büyük önem taşıyan bu alanlar, keşfedilmeyi bekleyen birçok sır ve hikaye barındırmaktadır. Ahlat’ın gizemli mağaralarını keşfetmek, tarih ve doğa severler için benzersiz bir deneyim sunmaktadır” şeklinde konuştu.