Prof. Dr. Nuri Arslan, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi, radyoterapi, immunoterapi gibi tedavi seçeneklerini tüketmiş pankreas kanseri hastaları için umut oluşturan hedefe yönelik radyonüklid tedavilerin, ABD, Almanya ve Uzak Doğu ülkeleri ile eş zamanlı olarak Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde de uygulanmaya başladığını söyledi.
Son dönemde kanser araştırma merkezlerine önemli yatırım yapan dünyanın sayılı ülkelerinde, tedavi seçeneklerinin oldukça kısıtlı olduğu ve bu tedavilerden yanıt alınamayan pankreas kanseri hastalarına yönelik yenilikçi bir tedavi sürdürülüyor. Kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi dışında kalan hedefe yönelik bu yenilikçi tedaviler son dönemde hastalara umut oluyor.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Arslan, hedefe yönelik radyoaktif madde uygulamasını içeren bu tedavi modelinin kısa bir süre önce Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde de gerçekleştirilmeye başlandığını söyledi.
Diğer kanser türlerine göre oldukça ölümcül olan pankreas kanseri, günümüzde en önemli sağlık sorunlarından biri olarak kabul edildiğini belirten Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Arslan, "Bu kanser türü çoğunlukla tümörlü dokunun pankreas dışına çıktığı evrede tanı alabiliyor. Bu nedenle pankreas kanserli hastaların sadece yüzde 10'u cerrahi şansına, yüzde 7'si ise 5 yıllık yaşam süresine sahip olabiliyor" dedi.
LOKAL ANESTEZİ ALTINDA 20-30 DAKİKALIK ENJEKSİYON UYGULAMASI ŞEKLİNDE UYGULANIYOR
Prof. Dr. Nuri Arslan, bu coğrafyada ilk kez KKTC'de Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde uygulanmaya başlanan tedavi modeliyle ile ilgili şunları söyledi:
"Nükleer Tıp Anabilim Dalı olarak, pankreas kanser tedavisine yönelik yaptıkları araştırmalar ile dünyada tıp alanında öncü kabul edilen ABD, Almanya ve Uzak Doğu'daki bazı ülkelerde sürdürülen klinik çalışmalar ile eş zamanlı olarak, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde de bu tedavi seçeneğini uygun hastalarımızda uygulamaya başladık. Diğer tedavi seçeneklerini tüketmiş, klinik ve laboratuvar sonuçları ile uygun hastalarımıza radyoaktif işaretli peptitlerle, hedefe yönelik kişiselleştirilmiş radyonüklid tedaviler uyguluyoruz. Damar yolu ile 20-30 dakika süren enjeksiyon sonrası, verilen radyoaktif ilacın pankreastaki primer tümör ve diğer metastaz alanlarında tutularak bu alanlara vücut içerisinde hedefe yönelik lokal radyoterapi uygulanması amaçlanıyor. Kullanılan radyoaktif maddenin fiziksel özelliklerine göre hasta ya uygulama sonrası hemen evine gönderiliyor ya da 1 gece hastanede kontrol altında kalıyor."
HASTANIN AĞRI ŞİKAYETLERİNİ AZALTIP YAŞAM SÜRESİNİ UZATIYOR
"Hastanın ağrı şikayetlerini azaltarak yaşam süresini uzatmayı hedefleyen tedavi yanıtının 1-2 ay arasında değişen bir sürede alınması bekleniyor" diyen Prof. Dr. Arslan, "Tedaviye bağlı önemli bir yan etki ise gözlemlenmiyor. Tedavi öncesi ve sonrası hastalarımızın kan değerlerini, böbrek fonksiyonlarını takip ediyoruz. Küçük bir hasta grubunda ağız kuruluğu, bulantı, kusma, baş ağrısı gibi geçici şikayetlerle karşılaşabiliyoruz. Bunları da semptomatik tedavilerle önleyebiliyoruz" ifadelerinde bulundu.
YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ'NDE İLK UYGULAMA YAPILDI
Prof. Dr. Arslan, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde 68 yaşında pankreas kanserli karaciğer metastazlı bir hastaya bu yeni tedavi yönteminin uygulandığını; yine kemoterapi ve immünoterapi seçeneklerinden yeterli yanıt alınamamış aynı durumdaki başka bir hasta için ise hedefe yönelik radyonüklid tedavi planlandığını söyledi.
Bu yöntemin şu an için sadece pankreas kanserlerinde uygulanabildiğini ifade eden Prof. Dr. Arslan, ilerleyen dönemde tedavi yönteminin geliştirilmesi ile yine diğer tedavi seçeneklerini tüketmiş kolon, akciğer ve meme kanseri hastalarında da uygulanabilir hale geleceğini belirtti.
"HEDEFİMİZ, TEDAVİDEKİ BAŞARIMIZI DÜNYA ÜLKELERİ İLE PAYLAŞMAK"
"Yakın zamanda başarılı tedavi sonuçları elde etmeyi umut ediyoruz" diyen Prof. Dr. Arslan, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı olarak hedeflerinin, öncelikle kanser hastaları için bir umut ışığı olmak ve radyonüklid tedaviler ile elde edilecek başarılı sonuçları diğer ülkelerdeki kanser tedavisi ile uğraşan meslektaşları ile paylaşmak olduğuna dikkat çekti.
Kaynak: İHA