1. Arka Plan ve Tarih: 28 Aralık 2011 gecesi, Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyünde, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen bombardıman sonucu 34 sivil hayatını kaybetti. Bu trajik olay, Türkiye'nin tarihinde kara bir leke olarak anılmaya başlandı.
2. İlk Bombardıman ve Kayıplar: Roboski Katliamı olarak bilinen olayda, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı savaş uçakları, köylülerin PKK'lı sanılarak Irak'a kaçmaya çalıştığı bir gruba bomba yağdırdı. Bu saldırıda, aralarında 17 çocuğun da bulunduğu toplam 34 kişi hayatını kaybetti.
3. Ankara ve TSK'nın Açıklamaları: Ankara hükümeti, olayın kasıtlı olmadığını belirtirken, TSK (Türk Silahlı Kuvvetleri), köylülerin PKK'lı sanılarak vurulduğunu açıkladı. Ancak olayın ardından gelişen detaylar ve gerçekler, kamuoyunda büyük bir infiale neden oldu.
4. Hukuki Süreç ve AİHM Başvurusu: Roboski Katliamı, Türkiye'de yürütülen hukuki süreçlerin yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar taşındı. Ancak AİHM, başvuruyu reddetti. Bu durum, olayın hukuki boyutundaki karmaşıklığı ve uluslararası platformlardaki yankılarını gösteriyor.
5. Tazminat Reddi ve Toplumsal Travma: Başbakanlık tarafından duyurulan tazminat teklifi, aileler tarafından reddedildi. Toplumsal travmanın etkisiyle, Roboski Katliamı, Türkiye'nin hafızasında derin bir yara olarak kalmaya devam ediyor.
Roboski Katliamı, Türkiye'nin iç meseleleri arasında önemli bir yer edinerek, insan hakları ve adalet konularında hassasiyet yaratmış durumda. Bu trajik olayın ardındaki gerçekleri anlamak ve benzer hataları önlemek, ülke genelinde birçok kesimin talebi haline geldi.