Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan Tarihçi Özgür Aslan, bu dönemde Iğdır halkının büyük bir kısmının katledildiğini ve sağ kalanların ise kendi yurtlarını terk etmek zorunda kaldıklarını belirtti. Bu acı dolu geçmişin Iğdır'da "Soykırım" Anıtı'nın yükseltilmesini doğal bir talepten ileri getirdiğini vurgulayan Aslan, “Günümüzde, bu anıt Türkiye'nin en yüksek anıtı olup, yüksekliği 43.50 metredir. Iğdır "Soykırım" Anıtı, 1915-1920 yılları arasında yaşanan acı olayları hatırlatmak ve bu olayların kurbanlarını anmak amacıyla inşa edilmiştir.
43.50 metre yüksekliğindeki bu anıt, sadece fiziksel boyutlarıyla değil, aynı zamanda taşıdığı anlam ve sembolizm ile de büyük bir öneme sahiptir. Anıt, Iğdır halkının yaşadığı trajediyi unutturmamak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla yapılmıştır” dedi.
Anıtın mimari yapısının yaşanan acıların ve kayıpların büyüklüğünü yansıtacak şekilde tasarlandığını söyleyen Aslan, “43.50 metre yüksekliğindeki anıt, bölgedeki en yüksek yapı olup, Iğdır'ın her yerinden görülebilmektedir. Bu yüksek yapı, hem geçmişin acılarını unutturmamak hem de gelecekte benzer olayların yaşanmaması için bir uyarı niteliğindedir. Anıtın üzerinde, katliam kurbanlarının anısına çeşitli semboller ve yazılar yer almaktadır” diye konuştu.
Anıtın yanında yer alan müzenin ziyaretçilere 1915-1920 yılları arasında yaşanan olayları daha yakından tanıma fırsatı sunduğunu da belirten Aslan, “Müze içerisinde, döneme ait belgeler, fotoğraflar ve kişisel eşyalar sergilenmektedir. Bu sergiler, ziyaretçilerin dönemin acılarını daha iyi anlamalarına ve hissetmelerine yardımcı olmaktadır.
Müze, aynı zamanda eğitim amaçlı programlar ve etkinlikler düzenleyerek, genç nesillerin bu tarihi olayları öğrenmelerini sağlamaktadır. Iğdır "Soykırım" Anıt-Müzesi, sadece bir anıt ve müze olmanın ötesinde, barış, insan hakları ve adalet mesajlarını da içinde barındırmaktadır.
Ziyaretçilere, geçmişte yaşanan acı olayları hatırlatarak, benzer trajedilerin bir daha yaşanmaması için alınması gereken dersleri göstermektedir. Anıt ve müze, barış içinde bir geleceğin inşası için geçmişin hatırlanması gerektiği mesajını vermektedir” şeklinde konuştu.