Uzmanlardan ’tiroit nodülü’ uyarısı

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özer, insan vücudunda bazen şikayet vermeden ortaya çıkan tiroit nodülünün takibinin iyi yapılması...

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özer, insan vücudunda bazen şikayet vermeden ortaya çıkan tiroit nodülünün takibinin iyi yapılması gerektiğini, aksi halde farklı sağlık sorunlarını ortaya çıkarabileceğini söyledi.

Samsun Büyük Anadolu Hastaneleri Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özer, tiroit bezinde oluşan ve içi sıvı veya katı dokularla dolu olan tiroit nodüllerinin Türkiye'de sık görülen bir sağlık sorunu olduğunu belirtti. İnsan vücudunda bazen şikayet vermeden ortaya çıkan tiroit nodülünün takibinin iyi yapılması gerektiğini yoksa farklı sağlık sorunlarını ortaya çıkarabileceğini aktaran Dr. Özer, "Tiroit nodülü, normal tiroit dokusu içerisindeki izole hücre topluluğu olarak tanımlanır. Tiroit nodülleri, sağlıklı kişilerde yapılan tarama amaçlı ultrasonografi değerlendirmelerinde yüzde 50-60 oranında saptanabilir. Tiroit nodüllerinin çoğu şikayet vermez. Tiroit nodülü ile karşılaşıldığında mutlaka nodülün kanser olup olmadığı ayırt edilmelidir. Tiroit kanserleri 100 binde 1-2 sıklıkta görülmektedir. Tiroit kanserleri tüm kanserlerin yüzde 1'ini ve kanser nedeniyle ölümlerin ise yüzde 0.5'ini oluşturmaktadır" dedi.

"TİROİT BİYOPSİSİ, TİROİT NODÜLLERİNİ DEĞERLENDİRMEK İÇİN EN DOĞRU YÖNTEMDİR"

Tiroit ultrasonunun tiroit nodüllerinde kanser riskini değerlendirmek ve nodülden biyopsi alma kararı konusunda yardımcı olmak için yaygın şekilde kullanıldığını ifade eden Dr. Özer, "Ultrason raporlarında tiroit nodüllerindeki görüntü bilgilerine göre ve kişinin tiroit kanser riskine göre tiroit nodülünden biyopsi kararı verilir. Tiroit biyopsisi, tiroit nodüllerini değerlendirmek için en doğru yöntemdir. Genellikle ultrason rehberliğinde yapılan tiroit biyopsisi sonuçları öncelikle hastalarda tedavinin medikal mi yoksa cerrahi mi olacağına karar vermede en önemli belirtidir" diye konuştu.

Gereksiz cerrahi uygulamaların önüne geçmek ve yetersiz tedaviyi engellemenin bu yolla mümkün olacağını kaydeden Dr. Özer, "Baş ve boyuna radyasyon alım öyküsü aile öyküsünde medüller tiroit kanseri, MEN 2 veya papiller tiroit kanseri bulunması, akromegali gibi tiroit kanseri birlikteliği yüksek olan hastalığı olması, 20 veya 70 yaş, erkek cinsiyet, zamanla büyüyen tiroit nodül, ultrasonda ve fizik muayenede maligniteyi düşündüren bulgularının olması tiroit nodülünün kanser olması açısından yüksek risklidir" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri