Tatvan sahilinde yürüyüş yaparken bu eşsiz manzarayı fotoğraflayan Yusuf Karasu’nun kareleri, buharlaşmanın ve sisin göz alıcı etkisini ortaya koydu. Uzmanlara göre, bu olay göl yüzeyindeki suyun sıcaklığının hava sıcaklığından daha yüksek olmasıyla meydana geliyor. Buharlaşan su, soğuk hava ile temas ettiğinde yoğunlaşarak sis bulutlarına dönüşüyor. Bu doğal fenomen, Van Gölü’nün benzersiz özellikleri ve bölge iklimine olan katkıları açısından çarpıcı bir örnek sunuyor.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, Van Gölü’nün çevresel önemine dikkat çekerek şunları söyledi:
"Suyun öz ısısı, karaya göre çok daha yüksektir. Bu nedenle göl ve deniz gibi büyük su kütleleri, çevresine göre daha yavaş ısınıp daha yavaş soğur. Van Gölü, çevresinde bir mikroiklim oluşturarak ani sıcaklık değişimlerini dengeler. Kışın gece saatlerinde karalar hızla soğurken, göl ısısını daha yavaş kaybeder ve çevresindeki sıcaklıkları ılıman tutar."
Van Gölü’nün bu dengeleyici özelliği sadece insan yaşamı için değil, bölgedeki bitki ve hayvan türleri için de kritik bir öneme sahip. Akkuş, gölün ekosistem üzerindeki rolünü şu şekilde özetledi:
"Van Gölü, çevresindeki tarım, doğal yaşam ve insan hayatı için bir denge unsuru. Gündüz güneşten aldığı ısıyı gece boyunca yavaşça serbest bırakarak, bitkiler ve hayvanlar için daha yaşanabilir bir ortam sunuyor. Van Gölü üzerinde gözlemlenen buharlaşma ve sis fenomeni, bu dengeleyici etkinin somut bir göstergesidir."
Van Gölü, çevresindeki iklimi yumuşatarak Doğu Anadolu’nun sert kış koşullarını daha yaşanabilir hale getiriyor. Göl, sadece bir doğal güzellik değil, aynı zamanda bölge halkı için bir yaşam kaynağı ve çevresel düzenleyici. Yüzey sularındaki sıcaklık farklarından doğan buharlaşma ve sis gibi olaylar, gölün bölge iklimine yaptığı katkının en çarpıcı kanıtlarından biri.
Van Gölü’nün bu eşsiz özellikleri, sadece bölgenin değil, tüm ülkenin dikkatini çekerken, doğa ve iklim dengesi üzerine de önemli dersler sunuyor. Bu doğal zenginlik, hem insanların yaşam kalitesini artırıyor hem de doğal yaşamın sürekliliği için vazgeçilmez bir rol oynuyor.