Van Gölü'ndeki Saklı Miras: Adır Adası Manastırı

Karakösehaber internet sitemize açıklamalarda bulunan Tarihçi Özgür Aslan, adanın güneyine kurulmuş olan Adır Manastırı’nın tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yaptığını ve günümüze kadar ulaşan kilise ve şapel gibi yapılarıyla ziyaretçilerini kendine hayran bıraktığını söyledi.

Aslan, “Manastır; Saint Georges Kilisesi, Saint Sion Şapeli, papaz okulu, keşiş hücreleri, misafirhane ve limandan oluşmaktadır. Bu yapıların arasında, özellikle Saint Georges Kilisesi ve Saint Sion Şapeli dikkate değerdir. Bir el yazması kitapta belirtildiğine göre, kilise 1305 yılında I. Zacharia tarafından yenilenmiştir. Küçük ölçekli ve serbest haç planında inşa edilen kilise, köşe duvarları üzerinde yükselen silindirik kasnaklı ve konik külahlı merkez kubbesi ile dikkat çeker. Bu kubbe, haçın kollarıyla genişletilmiştir ve doğu kolu, içten yarım daire şeklinde bir apsisle sonlanmaktadır” dedi.

Kilisenin batı girişine, kare düzenlemeli bir jamatun eklendiğini ifade eden Özgür Aslan, “Haç biçimli formu, Hıristiyan mimarisinin başlangıç döneminde martyrion ve vaftizhane yapılarında sıkça rastlanırken, Bizans mimarisinde erken tarihli birkaç yapıda kilise plan şeması olarak da kullanılmıştır. Ancak, bu plan şeması sonraki dönemlerde yaygınlaşmamıştır.

Ermeni mimarisindeki en erken örnekler VII. yüzyıla tarihlenen Kafkasya'daki Astarak, Artik ve Lmbatavank kiliseleridir. Adır Kilisesi, pastophorionların konumlandırılışı ve apsis düzenlemesi bakımından XI. yüzyıla tarihlenen Kağızman'daki Çengelli Kilisesi ile benzerlik göstermektedir. Bu benzerlik, dönemin mimari anlayışını ve tekniklerini gözler önüne sererken, aynı zamanda Ermeni mimarisinin inceliklerini de ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı.

Adır Adası ve üzerindeki manastırın tarih boyunca çeşitli kültürlerin ve inançların buluşma noktası olduğunu da dile getiren Aslan, “Günümüzde ise, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle araştırmacılar ve turistler için vazgeçilmez bir durak olmaya devam etmektedir.

Bu saklı mirası keşfetmek, Van Gölü'nün huzur verici atmosferinde geçmişe doğru bir yolculuğa çıkmak isteyenler için eşsiz bir fırsattır” şeklinde konuştu.