“Sürdürülebilirlik yolculuğunda işletmeler ve tedarikçiler birlikte çalışmalı”
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, "Sustaineibility Talks" webinar serisinin dördüncü bölümünde, çevre dostu ürün etiket sistemleri, tedarik zinciri süreçleri, kimyasal ve atık yönetimi, fabrikaya maliyet ve karlılıkları, sürdürülebilir kalkınma amaçları masaya yatırıldı.
"Sustaineibility Talks" webinar serisinin dördüncü bölümünde konuşan Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, "Sürdürülebilirlik her zaman vurguladığımız gibi en çok yol almamız gereken öncelikli konumuz. Girdilerin sürdürülebilirlik modellerine uygun tedarik edilmesi gerekmekle birlikte, ürünlerin döngüsel modellere uygun olarak tasarlanabilmesi de önem arz ediyor. Hazır giyim sektöründe de en çok atılımı önümüzdeki dönemlerde bu alanlarda bekliyoruz. Özellikle pandemi dönemi bize dijitalleşmenin önemini öğretti. Sürdürülebilirlik dijitalleşme ile iç içe bir yolculuk" dedi.
Sertbaş, sürdürülebilir kalkınma amaçlarının; yoksulluğun sona erdirilmesi, tüm çocuklar için eğitim imkanı, ekonomik eşitsizlik, iklim değişikliği gibi birçok ortak soruna çözüm üretmeyi kapsadığını söyleyerek, "Geçen hafta içerisinde kalkınma araçları ile ilgili üyelerimize yönelik bir eğitim gerçekleştirdik. Aslında firmalarımızın sürdürülebilirlikle ilgili kendilerine hedef koyabilmesi için çok önemli araçlar olduğunu gördüm. Bu konuda da firmalarımızın Birleşmiş Milletler'in kalkınma hedeflerine odaklanmalarını tavsiye ediyorum. Yapılan bir araştırmada "2021 yılı stratejik amaçları arasında neler yer alır?" sorusunu yüzde 60 oranında CEO, sürdürülebilirlik uygulamaları gerçekleştirmek şeklinde yanıtlamış. Aynı araştırma ayrıca sürdürülebilirliğin lokomotifinin ilk olarak tüketici ardından da markaların olacağını göstermiş" diye konuştu.
"AB, Yeşil Mutabakat ile ilgili Haziran'da harekete geçecek"
Türkiye'nin Avrupa'ya yakınlık gibi önemli avantajının bulunduğuna değinen Sertbaş, "Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat ile ilgili önümüzdeki Haziran ayından itibaren harekete geçecek. Bu yeni konjonktürü he zaman bir avantaja çevirme şansımız var diye birçok platformda dile getiriyoruz. Kurumların sorumlulukları artık sadece kendi faaliyetleri değil, aynı zamanda, içinde bulundukları tedarik zincirlerinin faaliyetlerini de kapsamaktadır. Bu aşamada, işletmeler ve tedarikçiler ile çevre dostu hammadde kullanma, atıkların azaltılması, çalışma koşulları gibi sürdürülebilirliğin ekonomik, çevresel ve sosyal boyutları konusunda birlikte çalışmalıdır. Yapılan iş birliklerinin bu süreçte önemi büyük" dedi.
Kaynak: İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.