Türkiye'den yerli GPS atağı
Türkiye, stratejik alanlarda dışa bağımlılığı azaltmak ve uzaydaki varlığını güçlendirmek amacıyla Bölgesel Konumlama ve Zamanlama Sistemi kurmaya hazırlanıyor.
Türkiye, uzay teknolojilerinde bağımsızlığını artırmak ve stratejik altyapılarını güçlendirmek amacıyla yerli ve milli bir Bölgesel Konumlama ve Zamanlama Sistemi kurmak için çalışmalarını sürdürüyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi” kapsamında yürütülen projeyle birlikte, Türkiye kendi uydu ağı üzerinden hassas konum, yön bulma ve zamanlama hizmetlerini sunabilecek.
GPS gibi küresel konumlama sistemlerine alternatif oluşturması planlanan bu yerli sistem; savunma, haberleşme, ulaşım ve tarım gibi kritik alanlarda dışa bağımlılığı azaltacak. Aynı zamanda ulusal veri güvenliğinin sağlanması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Sistemin kurulması için aşamalı olarak ilerlenmesi planlanıyor. Öncelikle fizibilite çalışmaları yapılacak, ardından yerli üretim atomik saatlerin geliştirilmesi, mevcut konum sistemlerinin dayanıklılığının artırılması ve Uydu Tabanlı İyileştirme Sistemleri'nin devreye alınması gibi süreçler hayata geçirilecek. Nihai hedef ise Türkiye'nin kendi Bölgesel Uydu Konumlama Sistemi’ne sahip olması.
Bu kapsamda Türkiye Uzay Ajansı ve TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü iş birliğiyle geliştirilen rubidyum atomik saat prototipinin uzay kalifikasyon testleri sürüyor. Ayrıca, ilk etapta kullanılacak küp uydu tasarımı tamamlandı ve alt sistemlerinin üretim süreci başladı. Bu adımlar, yalnızca konumlama sisteminde değil, aynı zamanda ileri düzey uzay teknolojilerinde de Türkiye'nin teknoloji kapasitesini artırmayı hedefliyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ayrıca yerli dijital platformların geliştirilmesi üzerinde de çalışıyor. Yerli harita ve navigasyon uygulaması geliştirilmesi planları, hem dijital bağımsızlığın güçlenmesini hem de ekonomik faydanın ülke içinde kalmasını sağlayacak. Bu uygulamanın, Türkiye’nin coğrafi, kültürel ve şehir planlama ihtiyaçlarına uygun şekilde geliştirileceği belirtildi.
Yerli sosyal medya platformları, arama motorları ve yapay zeka destekli hizmetler de dijital dönüşüm sürecinin bir parçası olarak öne çıkıyor. Türkçe büyük dil modeli geliştirme çalışmaları, özellikle dijital güvenliğin sağlanması ve yerli kullanıcıların korunması açısından önem arz ediyor.
Uzmanlar, bu tür yerli sistemlerin sadece teknolojik gelişim açısından değil, aynı zamanda siber tehditlere karşı ulusal altyapının korunması bakımından da büyük önem taşıdığını belirtiyor. Türkiye’nin hem karasal hem de uzay tabanlı dijital altyapısını kendi teknolojileriyle güçlendirmesi, uluslararası rekabet gücünü artırma yolunda önemli bir adım olarak görülüyor.
Bakmadan Geçme
