Uğur Kurt Kimdir? Uğur Kurt Neden Öldü, Ölüm Sebebi?
Uğur Kurt'su öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davada karar: Polis memuruna 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi
1 Mart 2024 Cuma
İstanbul-Okmeydanı'nda 2014 yılında cemevi avlusunda polis kurşunuyla hayatını kaybeden Uğur Kurt'un ölümüne ilişkin dava yeniden görüldü ve karar açıklandı. Polis memuru Sezgin K., iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırıldı.
Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararının ardından Uğur Kurt'un ölümünün yeniden yargılandığı davada, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karar verildi. Duruşmaya, tutuksuz yargılanan polis memuru Sezgin K. Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt ve taraf avukatları da mahkemede hazır bulundu.
Mahkeme heyeti, polis memuru Sezgin K.'nın iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
Duruşmayı takip eden CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, kararın ardından sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Çelik, "2014 yılında Okmeydanı Cemevi bahçesinde katıldığı cenaze sırasında polis kurşunu ile vurularak öldürülen Uğur Kurt için bugün verilen karar adaletin tecili değil bir vicdan yarasıdır. 10 yıldır devam eden bu hukuk mücadelesinde, bu vicdan ve adalet mücadelesinde daima davanın takipçisi olduk, ailenin ve sevenlerinin yanında durduk. Adalet yerini bulana dek takipçisi olmaya, yan yana durmaya devam edeceğiz." şeklinde bir mesaj paylaştı.
Uğur Kurt'un ölümüne ilişkin davada daha önce polis memuru Sezgin K., 12 bin 100 TL para cezasına çarptırılmıştı. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararı sonucunda davada yeniden yargılama yapıldı ve polis memuruna hapis cezası verildi.
Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt, AYM'ye başvurarak yaşam hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve bu başvuru sonucunda mahkeme polis memurunun yeniden yargılanmasına karar vermişti. Kararın ardından polis memuruna verilen ceza adaletin tecil edilmediği, ancak bir vicdan yarası olduğu şeklinde yorumlandı.
Uğur Kurt'un ölümüne ilişkin davada verilen bu karar, uzun süren bir hukuk mücadelesinin sonucudur. Ailenin ve destekçilerinin adalet arayışı devam ederken, bu kararın vicdanları rahatlatacağı ve benzer durumların önlenmesi için bir dönüm noktası olabileceği düşünülmektedir.
(HABER MERKEZİ)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.