Yapay zeka geleceğin toplumunu nasıl etkileyecek?

Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen 14. Uluslararası Sinan Sempozyumu, mimarlık alanında geleceğe yönelik yaklaşımların ve disiplinler arası etkileşimlerin tartışıldığı bir platforma dönüştü. Edirne Valiliği, Edirne Belediyesi ve UNESCO Türkiye Millî Komisyonu desteğiyle düzenlenen sempozyum, “Mimarlık ve Gelecek” teması etrafında çok boyutlu sunumlara sahne oldu.

Sempozyumun davetli konuşmacılarından biri olan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysel Bozkurt, "Yapay Zeka Ne Vadediyor? Fırsatlar ve Tehditler" başlıklı sunumunda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bozkurt, yapay zekanın sadece teknoloji alanında değil, toplumun bütün yaşamsal dinamiklerini etkilediğini belirtti.

“Yapay zeka, yaşam, çalışma ve düşünme biçimlerini değiştiriyor. Bu teknoloji, hayatımızda devrim yapacak potansiyele sahip,” diyen Bozkurt, yapay zekanın 18. yüzyıldaki Sanayi Devrimi ile benzer bir dönüşüm gücüne sahip olduğunu ifade etti.

Yapay zeka alanında son 15-20 yılda çok büyük yatırımlar yapıldığını ve bu alanda rekabetçi olan ülkelerin diğer tüm alanlarda da avantaj elde edebileceğini belirten Bozkurt, "Yapay zekaya hükmeden, dünyaya hükmeder" ifadelerini kullandı.

Bozkurt ayrıca, yapay zekanın insandan daha akıllı hale gelebileceğine dikkat çekerek şöyle devam etti:

“Bizden daha akıllı makineler bize itaat eder mi? Bu makineler bizim verilerimizle eğitiliyor. İnsan doğasında var olan güç arzusu, açgözlülük gibi unsurlar bu sistemlere de yansıyabilir. Dünyanın önde gelen bilim insanları, bu teknolojinin kontrolden çıkıp çıkmayacağını ciddi şekilde sorguluyor.”

Yapay zekanın toplum üzerindeki etkisinin, teknolojinin nasıl tasarlandığına bağlı olduğunu belirten Bozkurt, bilinçli bir şekilde hazırlık yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Sempozyumun açılış konuşmalarını yapan Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Mimar Sinan’ın yalnızca mimarlık tarihinde değil, dünya sanat tarihinde de önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı. Hatipler, Sinan’ın ileri görüşlülüğünü ve döneminin ötesindeki yapı anlayışını örnek göstererek, bu mirasın izinden giden mimarların yetiştirildiğini ifade etti.

Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semiha Kartal ise mimarlığın sadece bugünü değil, aynı zamanda geleceği şekillendiren bir disiplin olduğunu belirtti. Kartal, sempozyuma katkı sunan akademisyenlere ve katılımcılara teşekkür etti.

Yurt içi ve yurt dışından 169 akademisyenin katılım sağladığı sempozyumda toplam 83 bildiri sunuldu. Program kapsamında mimarlık, teknoloji ve toplum etkileşimi çok boyutlu olarak ele alındı.