Ağrı'da KESK-DİSK-İHD İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarını protesto etti

İsrail'in 7 Ekim'den beri Gazze'deki şiddetini artıran saldırıları, mutlak ablukası ve 17 Ekim'de el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlenen saldırı sonrası Ağrı'da KESK-DİSK-İHD konu ile ilgili ortak basın açıklaması yaptı.

Cumhuriyet Caddesi PTT önünde bir araya gelen grup adına ortak basın açıklamasını İnsan Hakları Derneği (İHD) Ağrı Şube Başkanı Cengiz Oruç okudu.

Sivil halkı hedef alan saldırıların karşısında yer aldıklarını belirten Oruç, açıklamasında: “17 Ekim insanlık tarihine kara bir gün, bir soykırım günü olarak geçti. Adı yolsuzluklara da karışan sağcı, ırkçı, faşist İsrail hükümetinin çoğunluğu çocuk hastalardan oluşan Gazze şeridindeki hastaneye düzenlediği saldırı sonucu yüzlerce kişi öldü, yüzlercesi yaralandı. Katliamı şiddetle kınıyor, yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bu açık bir savaş ve insanlık suçudur. “Kararlılık gösterisi” adı altında yapılan saldırı en asgari ahlaki ve insani değerlerden yoksunluğu, bir barbarlığı temsil etmektedir. Bu suçu işleyenler insanlığın vicdanında mahkûm edilmiş, lanetlenmişlerdir. Benzer katliamlara yol verilmemesi ve hesabının sorulması için bu suçu işleyenlerin ve sivillerin ölümüne yol açan benzer saldırıların talimatlarını verenlerin savaş suçları mahkemesinde yargılanmaları için derhal girişimlerde bulunulmalıdır. Bu nedenle, emperyalist hegemonik güçlerin işlevsiz hale getirdiği Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesinin derhal toplanması ve süreci başlatılması çağrısında bulunuyoruz. İsrail devleti hükümeti daha fazla suça bulaşmamak için saldırıları durdurmalı, ateşkes sağlanmalı, insani yardımlara yönelik engellemeler kaldırılmalı, sorunların barış ve diyalog yoluyla çözümü esas alınmalıdır.” Dedi.

‘Kaygılıyız!’

“Sermaye ve kapitalist sistem çoklu krizini aşmak için bir kez daha milliyetçilik, ırkçılık, gericilik üzerinden savaş silahına sarılmıştır. Son yıllarda sistematik olarak artan silahlanma yarışı ve birçok ülkede iktidara sağcı, ırkçı, gerici partilerin gelmesi de böylesi bir savaşın zeminini güçlendirmiştir.” Diyen Oruç: “ABD ve diğer emperyalist güçlerin paylaşım savaşları nedeniyle başta Ortadoğu ve Ukrayna olmak üzere birçok bölgede farklı düzeylerde devam eden çatışmaların genelleşmesi ve açık bir dünya savaşına dönme tehlikesi dünden daha yakın bir ihtimal olarak kapımızı çalmış durumdadır. Biliyoruz ki, devletler “ulusal çıkarlarımız” adı altında kapitalist sistemi, sermayenin önceliklerini gözetecek, buna göre pozisyon alacaklardır. Kendi işgal, saldırı ve savaş suçlarına kılıf bulacaklardır. Demokratik değerlerin ve kazanılmış hakların gaspı için fırsata çevireceklerdir. Gerçekleşen de budur. Savaşı durduracak olan dünya ezilen halkları ve emekçilerdir. Bu nedenle bir çağrımız da tüm emek ve demokrasi güçlerinedir: yaşama, geleceğe ve emeğimize sahip çıkmak için barış mücadelesini yükseltelim. Bu noktada gerekli tüm adımların atılması için konfederasyonumuz, bağlı sendikalarımız ve üyeleri üzerlerine düşen tüm sorumluluk ve görevleri yerine getirecektir. Filistin halkı dünyadan ve Türkiye’den hamaset ile süslenen timsah gözyaşları değil, çözüm için acil somut adımlar atılmasını beklemektedir. Bunun için: öncelikle saldırılar derhal durdurulmalı, ateşkes sağlanmalı, Filistin halkına yönelik abluka derhal kaldırılmalıdır. İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilmelidir. Tüm emperyalist güçler bölgeden çekilmelidir. İsrail ile yapılan ikili anlaşmalar iptal edilmelidir. Filistin halkına ekonomik, sosyal her türlü destek sağlanmalıdır. Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir ‘çözüm’ kabul edilmemelidir. KESK-DİSK-İHD olarak; bir kez daha İsrail’in soykırıma varan Gazze şeridindeki hastaneye ve sivillere yönelik tüm saldırıları kınıyoruz. ” Şeklinde konuştu.

‘AĞRI'DAN BM'YE MEKTUP’

İHD Ağrı Şubesi olarak BM’ye mektup gönderdiklerini kaydeden İHD Ağrı Şubesi Başkanı Cengiz Oruç, gönderilen mektuba ilişkin ise şunları söyledi:

“Birleşmiş Milletler, savaş ve barışa yönelik tehditleri önlemek ve ülkeler arasındaki dostane ilişkileri oluşturmak üzere kurulmuş bir örgüttür. Dünya kamuoyu tarafından bu böyle bilinmektedir. Savaş ve çatışmalı ortamların yoğun yaşandığı bugünlerde maalesef ki Birleşmiş Milletlerin, barışa yönelik çabalarının yetersiz olduğunu görmekteyiz. Özellikle Ortadoğu bölgesi maalesef ki savaş ve çatışmalı ortamların çok yoğun yaşandığı bir coğrafya. Bu nedenle bu coğrafyada yaşayan halklar olarak hepimizin çok büyük acıları, kayıpları var. Son günlerde İsrail ile Hamas arasında yaşanan savaşın son derece tehlikeli boyutlara ulaştığı ve büyük insanlık suçlarının işlendiği tüm dünya kamuoyu tarafından bilinmektedir. Ukrayna’da, Rojava’da, Filistin’de, İsrail’de sivil halklar büyük zarar görmektedirler. Maalesef ki Birleşmiş Milletleri, bu savaş ve çatışmalı ortamlara karşı müdahalede eksik kaldığını düşünmekteyiz. Savaş ve çatışmaların devam ettiği coğrafyalarda, ırkçı milliyetçiliğin giderek yükselmesi insanlık açısından büyük bir tehlike yaratmaktadır. Bu nedenle barışçıl bir müdahalenin önemi daha da artmaktadır. Dünyada barışın sesinin yükselmesi gerekmekte. Buna tüm insanlık olarak çok ihtiyacımız var. Bütün sorunların barışçıl bir çözümü vardır. Bu nedenle de Birleşmiş Milletleri şu anda İsrail ve Filistin arasında yaşanmakta olan savaş ve çatışmalı ortama karşı acilen müdahale etmeye çağırıyoruz. Ayrıca Birleşmiş Milletlerin tüm coğrafyalarda yaşanan savaş ve çatışmalı ortamlara karşı eşit bir şekilde yaklaşım göstermesini ve yaşanan tüm savaş ve çatışmalı ortamlara karşı barış sesini yükseltmesi gerektiğini düşünüyoruz. Barış sesini ve talebini yükseltin.”