İhtiyaç kredilerinde faiz oranı düştü mü?

Merkez Bankası’nın kredilerde yavaşlama odaklı sıkı para politikasına rağmen, bayram öncesinde bankalar ihtiyaç kredi faizlerini düşürdü. Kamu ve yerli özel mevduat bankalarının öncülüğünde yapılan bu indirimlerle, ihtiyaç kredi faiz oranları yüzde 5,5 seviyelerinden yüzde 4,49-4,15 aralığına çekildi. Sektör kaynakları, bu indirimlerin kalıcı bir trend değişikliği olmadığını, kurban bayramı öncesi özel bir durum olduğunu belirtiyor. Yaz aylarının sıkı geçeceğini vurgulayan kaynaklar, sonbaharda faiz oranlarında tekrar artış olabileceğine dikkat çekti.

Kamu ve Özel Bankaların Faiz Oranları

Kamu mevduat bankalarının ihtiyaç kredisi faiz oranları yüzde 5,3 seviyelerinden yüzde 4,49’a düşerken, yerli özel bankaların faiz oranları yüzde 4,15’e kadar indi. Bazı yerli özel bankalar ise faiz oranlarını yüzde 5,79’dan yüzde 5,49’a çekti. Yabancı mevduat bankalarının ihtiyaç kredi faiz oranları ise yüzde 4,24 seviyelerinde şekillendi.

TL Mevduat Faizlerindeki Değişim

Merkez Bankası’nın son Para Politikası Kurulu toplantısının ardından yönünü yeniden yukarıya çeviren TL mevduat faizleri, yeni haftada düşüşe geçti. Bankaların TL mevduat faiz oranları en yüksek yüzde 50’de oluşurken, düşük miktarlı tasarruflarda TL mevduat faizi yüzde 42-43 seviyelerine düştü. Bazı yerli özel bankalarda en yüksek miktarlı tasarruflarda bile 3 aya kadar vadeli TL mevduat faizi yüzde 48,5’e kadar indi. Bir önceki hafta yüzde 53-50 seviyelerinde olan 3 aya kadar vadeli TL mevduat faizi, yeni haftada 3 puanlık düşüşle dikkat çekti.

Merkez Bankası’nın ortalama fonlama faizi de politika faizi olan yüzde 50 seviyelerinde kalmaya devam etti. Banka verilerine göre, pozitif net fonlama 11 Haziran itibariyle 166.1 milyar lira olarak gerçekleşti.

Sektörün Geleceğe Bakışı

Bankacılık sektörü kaynakları, faizlerdeki bu geçici düşüşlerin yaz ayları boyunca devam etmeyeceğini, sonbaharla birlikte yeniden artış trendine girebileceğini öngörüyor. Bu durum, kredi kullanmayı planlayanlar için geçici bir fırsat sunarken, uzun vadeli bir düşüş trendinin beklenmediğini ortaya koyuyor.