Türkiye’de bir ilk, endoskopik cerrahi eğitimi simülasyon ortamına taşındı

Türkiye’de bir ilk, endoskopik cerrahi eğitimi simülasyon ortamına taşındı
Türkiye'de bir ilk olan ECE Projesi ile Endoskopik Cerrahi Eğitimi, simülasyon ortamına taşındı.

Türkiye'de bir ilk olan ECE Projesi ile Endoskopik Cerrahi Eğitimi, simülasyon ortamına taşındı. 10 yıl üzerinde çalışılan projeyle cerrah adaylarının eğitim sırasında yaşadığı birçok sorunun önüne geçilecek. Teknolojinin eğitimlerde etkin bir şekilde kullanımını amaçlayan ve tamamen yerli olarak hayata geçirilen proje TÜBİTAK Proje Performans ödülüne layık görüldü.

Atılım Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi iş birliği ile 10 yıl önce hazırlıklarına başlanan Endoskopik Cerrahi Eğitiminde Teknolojinin Etkin Kullanımı Projesi tamamlandı. Türkiye'de bir ilk olan uygulama ile Endoskopik Cerrahi Eğitimi, simülasyon ortamına taşındı.

Simülasyon eğitimi acemi ve orta seviye cerrahi eğitimleri kapsarken, bu çalışmayla cerrah adaylarının eğitim sırasında yaşadığı birçok sorunun da önüne geçilecek. ECE olarak isimlendirilen proje, TÜBİTAK 1001 programı tarafından desteklendi ve TÜBİTAK Proje Performans ödülüne layık görüldü. Projenin içinde öğrenciler de aktif olarak yer aldı.

ECE projesinin kapsamına ilişkin konuşan Atılım Üniversitesi'nde görevli Doç. Dr. Nergiz Ercil Çağıltay, "Hacettepe Üniversitesi Beyin Cerrahisi bölüm başkanı Prof. Dr. Mustafa Berker tarafından gerçekleştirilen hipofiz beyin cerrahisi ameliyatları hedef alınmıştır. Bu ameliyatlara yönelik olarak bizlerin yeterli bilgi seviyesine sahip olmamız için gerekli eğitimler hocalarımız tarafından bizlere verilmiştir. Projede özellikle acemi ve orta seviyede bu eğitimleri alan cerrahi öğrenciler hedeflenmiştir. Dolayısıyla başlangıç seviyesi uzman ve yarı uzman seviyesindeki gruplar hedef dışıdır. Proje kapsamında bir hastaya ait MR ve BT görüntüleri esas alınarak, bu ameliyat bölgesini içeren sanal bir hasta modeli oluşturulmuştur. Bu model üzerinde uzman cerrahlar tarafından hazırlanan eğitsel senaryolar üzerinden eğitimler gerçekleştirilmiştir" dedi.

Projenin farklı uzmanlık alanlarından kişilerin çalışması ile hayat geçirilmiş bir proje olduğuna dikkat çeken Çağıltay, "Bu disiplinlerarası çalışma süreçlerini yürütmek aslında çok da kolay değil. Akademik olarak da üniversitemizde bu disiplinler arası projeyi yürütebilmek için gerekli destek gerek bölümümüz tarafından gerek dekanlığımız tarafından sağlanmıştır. Dolayısıyla projenin temel paydaşları Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Atılım Üniversitesi Mühendislik Fakültesi olarak söylenebilir. Bunun yanı sıra Çankaya Üniversitemizden iki hocamız da projemize destek sağlamıştır. Projede hapic device ismi verilen dokunsal hislerin sanal ortamdaki etkileşimlerde de alınmasını sağlayan özel cihazlar kullanılmıştır. Bunun yanı sıra, göz hareketlerini izlemeyi sağlayan özel bir göz hareketleri takip sistemi de projeye entegre edilmiştir" diye konuştu.

"ÖZEL BİR METOT GELİŞTİRDİK VE BU METOT SAYESİNDE KİŞİLERİN EL-GÖZ KOORDİNASYON BECERİLERİNİ YÜKSEK ALANDA ÖLÇMEYİ BAŞARDIK"

Projeyle elde edilen başarıları değerlendiren Çağıltay, "Biz bu projede acemi ve orta seviyede yani birbirine çok yakın becerilere sahip grupların birbirlerinden ayrıştırılmasını sağlamak amacıyla oldukça başarılı sonuçlar elde ettik. Bu iki grubun yüzde 90 seviyede birbirinden ayrıştırılmasını sağladık. Proje sonuçlarında elde edilen çalışmalar 3 ay süreyle Hacettepe Üniversitesinde bir eğitim verilmesiyle sonuçlandırılmıştır. Dolayısıyla bu eğitimler sonunda elde ettiğimiz başarı alana önemli katkılar sağlamaktadır. Bu beceri seviyelerinin ölçülmesi amacıyla alanda yeterli ölçümleme yöntemleri bulunmamakta. Genelde bu ölçmeler cerrahların uzmanların gözlemlerine dayalı olarak gerçekleşmektedir. Biz yaptığımız çalışmalar sonucunda özellikle el-göz koordinasyonu konusunda özel bir metot geliştirdik ve bu metot sayesinde kişilerin el-göz koordinasyon becerilerini yüksek alanda ölçmeyi başardık. Beceri seviyelerinin ölçülmesi için özel ölçme senaryoları geliştirdik. Mevcut sistemlerde geliştirilen senaryolar genellikle eğitsel senaryolar biz ölçme- değerlendirmeye yönelikte özel senaryolar geliştirerek alana farklı bir bakış açısı kazandırdık.Cerrahların göz hareketlerini inceleyerek acemi ve orta seviyedeki cerrahların göz hareketlerinin davranışları ile ilgili önemli bulgular elde ettik" ifadelerini kulandı.

Tamamlanan proje sonucunda, 12 adet SCI kapsamında tam makale, 10 adet Uluslararası Bildiri, 12 adet Ulusal Bildiri, 3 adet Yüksek Lisans Tezi ve 2 adet Doktora Tezi yayınlandığını bildiren Çağıltay, "Ayrıca proje çalışmalarına, Türk Nöroşirürji Derneği 29. Bilimsel Kongresinde birincilik ödülü verilmiştir. Bunun yanı sıra, bir adet patent başvurumuz halen değerlendirme aşamasındadır. Halen çalışmalarımıza bu kapsamda devam etmekteyiz. Proje tamamen Atılım Üniversitesinde öğrencilerimiz ile geliştirilmiştir. Tamamen yerli bir projedir. Proje çalışmalarına TÜBİTAK 1001 programı kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda proje performans ödülüne layık görülmüştür. Ben bu kapsamda Türk halkına, üniversiteme, Hacettepe Üniversitesine teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Proje sonucunda bu tarz çalışmaların yaygınlaştırılması ile özellikle de bu eğitimleri veren cerrahi eğitim bölümlerinde özel laboratuvarların kurulması sayesinde cerrahların becerilerini yaparak deneme yanılma yöntemleriyle geliştirme imkanları artacaktır. Bu durum ameliyathane öncesi eğitim sürecinde bir iyileşme ve verilen eğitimlerin verimliliğinin ve başarısının artırılması konusunda ciddi bir iyileşmeye neden olacaktır" dedi.

Kaynak: İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.