Namus gayretinden mahrum bırakılmak istenen bir cemiyetin ürettiği ahlâksızlık, süratle aramızda yayıldığı çok açık bir şekilde görülmektedir.

iffet ve edep bayraktarlığını yapan bu milletin hüviyeti asliyesi cok derin bir darbe ile sarsılmıştır.

Emniyet ve istikamet gibi yüksek faziletlerin
Sadakat ile muhafaza altına alındığı aile'ye ait mahremiyet duvarları tarumar edilmiştir.

Gayrı meşru hayatı kendine yaşam biçimi haline getiren ve haramları utanmadan, yüzü kızarmadan işleyen hayasız erkekler ve kadınlar bir toplumda selâmet ve emniyet yurdunun inşası önünde ciddi bir tehdit unsuru olduğunu söyleyebiliriz...

Evet ,bu utanç verici edep ve hayâ fukarası kimselerin yüzsüz yüzünden, sosyal ve aile hayatımız tehdit altındadır.
Sokakta,caddede yaşanan bunca rezillik sıkıntı ve huzursuzluk cahiliye âdetindendir.

Günahlara davetkâr bir usul ile açıklık ve saçıklıkğı meşru göstermeye çalışanlar Allah'ın tesettür ayetlerine âdeta meydan okuyorlar.

Umumun ahlâkının bozulmasında önemli bir faktör olan beden teşhirciliğine bu kadar özgürlük fazladır...

İnsanlık hem Dünya'da hem ahirette mutlu ve mesut olmak istiyorsa fıtratlarını bozan hareketlere fırsat vermemelidir.

İslâm dairesinde kalıp Kur'an'ı hâkimin kudsi mesajına uygun bir hayatı benimsemeleri onların hayrına olacaktır...

İnsanlık bir gün ahlâkı ifsat etmeye çalışan cephelere karşı bil-mecburiye tesettüre riayet etmek iffeti ve edebi korumak için ülkenin ahlâk dersi veren müesseselerin önünde bizi bu ahlâksızlıktan kurtarın diye bağırmaya mecbur kalacak.

Mukaddes dinimizin terbiye atölyelerini milli eğitim eliyle okullarımızda biran evvel vakit kaybetmeden açmak mecburiyetindeyiz.

Burada yetişen bir çocuk dinin kaide ve kurallarına riayet etme, özümseme, benimseme ve hayatını bu kaidelere göre yaşama anlamını mutlaka eğitim sistemimizde görmelidir.

Değerli dostlar;
Terbiyenin en önemli ve en etkili evresi ise çocukluk evresidir.
Bu evrede çocuk dini bir terbiye ile eğitilirse ileride dini yaşaması ve özümsemesi daha kolay hale gelecektir.

Bu sebeple evvela müslüman anne ve babalar çocuklarını dini bir terbiye ile yetiştirmek zorundadır.
Bu hayatlarının en mühim bir vazifesidir.

Dini anlama, özümseme, kabullenme kuvvetli bir iman ,tahkiki bir hidayet daha sonraki yaşlarda da kazanılabilir fakat çocukluk evresi kadar değerli ve etkili olamaz.

Bu sebeple çocukluk evresinde ki dine dayalı bir terbiye çok değerli ve çok önemlidir.

Şu gerçeği bir kenara atamayız ;
İnsan çocukluk döneminin her safhasında Annesinin şefkatli kollarında aldığı eğitimdir.

Çünkü ; Annenin verdiği telkinler manevi dersler insanı esaslı ve sarsılmaz bir ahlâka eriştirir.

Hiç kuşkusuz;
Çocuk doğduğunda beyaz bir kâğıt yada boş bir kaset gibidir.
O kâğıda ilk olarak neler yazılırsa, boş kasete ne kayıt edilirse sonraki hayatı onun üstüne bina olur. İnsana verilen ilk terbiye ve eğitim, sonradan verilecek olanlara bir temel teşkil edecektir.

Bu yüzden, insanın mizacının ve karakterinin oluşmasında ilk terbiye ve talim çok ehemmiyetlidir.

İnsana ilk terbiyeyi ve talimi verecek olan da anne ve babadır. Annenin, evladına olan ilk telkin ve terbiyesi, çocuğun hayatı boyunca bir rehberi olacaktır.Bu yüzden, anne ve babaya büyük sorumluluklar düşüyor.

Minik bir yavrunun temiz zihnine, basit ve sade bir tarz ile telkin edilen Allah ve ahiret inancının ne kadar güzel ve tesirli bir esas olduğunu unutmayınız...

İbn Abbas’tan şöyle bir hadis rivayet edilmiştir:

“Çocukken öğrenilen ilim taşa nakşetmek ve yazıyı taşa kazımak gibidir.
Yaşlıyken öğrenilen ilim ise suya yazmak gibidir.”

el-Camiu’s-sağir, 1/254; Kenzu’l-Ummal, h. No: 2759)

Bizim kabiliyet ve seciyelerimizi inkişaf ettirmemizin en kolay ve hızlı yolu bu zamanda doğruyu yanlıştan ayıran iman dersleri ile çokça meşgul olmak ve iman hizmetinde aktif bir şekilde rol almak ve çalışmaktır...

Aksi takdirde bütün sosyologlar ve ahlâkçılarınızı biraraya getirsenizde Kur'an'ın hayat bahşeden prensiplerini benimsemediğimiz sürece üzerimize çöken bu karanlıktan kurtulmamız mümkün değildir...