Mehmet Ali Sezer

Mehmet Ali Sezer

Ağrı'nın Sağlık Ordusu Güçleniyor Ama: Hekim Sayısı Yetersizliği Sürüyor!

Ağrı'nın Sağlık Ordusu Güçleniyor Ama: Hekim Sayısı Yetersizliği Sürüyor!

AK Parti Ağrı Milletvekili Ruken Kilerci, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada,

"Sağlık Bakanlığımız tarafından 118. Dönem ’Devlet Hizmet Yükümlülüğü’ kapsamında Ağrı merkez ve ilçelerimizde görevlendirilmek üzere; 35 uzman hekim ve 142 pratisyen hekim olmak üzere toplam 177 hekim kadrosu tahsis edilmiştir. Serhat şehrimiz Ağrı’mızın sağlık ordusu güçleniyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’na hemşehrilerimiz adına teşekkür ediyor, memleketimize hayırlı olmasını diliyorum"

dedi.

Çok güzel hayırlı uğurlu olsun..

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasası’nda diyor ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti sosyal devlet anlayışı ile yönetilmektedir. Peki sosyal devlet anlayışı ilkesinin gerekliliği arasında neler var? Vatandaşın eğitim, sağlık, ulaşım, yatırım, hizmet ile Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde yer alan yeme, içme, barınma, itibar gibi ihtiyaçlarının karşılanması yer alıyor.

Yani diyor ki devlet, vatandaşına hizmet vermek zorundadır. Yani vatandaş devlete vergisini ödüyorsa, normal bir vatandaş statüsünde hayatını idame ediyorsa devletin de aynı şekilde bütün bu hizmetleri aksatmadan vatandaşına sunması gerekiyor. Hani var ya “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” İşte tam da bundan bahsediyorum.

Yazımın başında AK parti Ağrı milletvekili Ruken Şahin’in Ağrı il ve ilçelerine 177 hekim tahsisi yapıldığını duyuran sosyal medya paylaşımını direkt alıp burada sizinle paylaştım ve hayırlı uğurlu olsun dedim çünkü güzel bir şeyden bahsediyor, çünkü memleketimize sunulan sağlık hizmetlerinden bahsediyor. Allah razı olsun devletimizden dememiz gerekiyor.. Ama diğer taraftan bir eksiklik varsa yine aynı şekilde Anayasa Madde 26 – Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. İlkesi doğrultusunda eksiklikleri dile getirmelidir.
Ağrı merkez başta olmak üzere ilçelerinde, beldelerinde köylerinde böbrek yetmezliği problemini yaşayıp daha sonra diyalize girmek zorunda kalan vatandaşların sayısı binleri buluyor. Diyalize giren vatandaşlar illa yaşlı olacak diye bir şey yok, bazen 13-14 yaşındaki daha hayatının baharındaki çocuklar bile diyalize girmek zorunda kalabiliyorlar.

PEKİ NE DEMEK HEMODİYALİZ?

İnsan vücudundaki temiz olmayan ya da insan vücuduna fayda sağlamayan sıvı şeklindeki atıkların, böbreklerin çalışmaması durumunda diyaliz araçları ile yapılması işlemidir. Yani böbrekler, işlevini yerine getiremediği için makinalar eşliğinde insan vücudundaki sıvının kanından ayrılması işlemidir. Diyaliz yani böbrek ile alakalı tedaviyi sürdüren branş ise Nefroloji bölümüdür. Ağrı Devlet Hastanesi başta olmak üzere ilçelerinde faaliyet gösteren devlet hastanelerinde kaç tane Nefrolog var?

Ben söyleyeyim sadece bir tane var. Diyalize girecek bir hastanın önce ön hazırlığının yapılması gerekiyor yani aylar öncesinden özellikle de sol kolun uygun bir yerinde ameliyat ile fistül denilen gerecin oraya yerleştirilmesi gerekiyor ki aradan aylar geçtikten sonra diyaliz aracına oradan bağlanıp kanın alınması ve temizlenmesi işlevinin yerine getirilmesi gerekiyor. Bazen kandaki damarlardan kaynaklı bir şekilde fistül işlevini yerine getiremez oluyor daha sonrasında hasta olan kişinin boynunu deşip fistülü oraya yerleştiriyorlar bazen orası da işlevini sürdüremediği zaman kasıklardan fistül yerleştirme işleminin yapılması gerekiyor. Yani hasılı uzun bir süreçten bahsediyorum.
Ağrı'nın ilçelerinde bulunan devlet hastanelerinde Nefrolog var mı? Hayır yok. Olması gerekmiyor mu? Tabii ki gerekiyor ama Ağrı Devlet Hastanesi’nde bulunan nefroloji uzmanı fırsat buldukça ilçeleri gezip orada diyalize giren hastaların durumları ile alakalı hemşirelerden bilgi alıyor.

Normal şartlar altında devlet hastanelerinde görev yapan dahiliye uzmanları diyalize giren hastaların durumlarını kontrol ediyorlar onlar da sadece gerekli eksiklik ya da aksaklıkları ilde bulunan nefrolog kimse ona iletiyorlar.

Ağrı Devlet Hastanesi'nde yatmakta olan herhangi bir hasta kolundan diyalize giremediği zaman hasta yakınının varsa kendi özel arabası yoksa da sağdan soldan borç harç ederek hastasını Ağrı devlet Hastanesi'ne götürüp orada diyalize alması gerekiyor ki kolundaki fistül alışana kadar..

Durumu iyiyse hadi her neyse özel arabasına biner çeker gider peki ya durumu iyi değilse...
O zaman kapı komşusundan borç almak zorunda kalır. Tamam da kaç defa borç alabilir. 1 defa alır 2 defa alır bu defa bu borcunu ödeyemediği zaman artık hiç kimse kendisine itimat edemeyeceği gibi yardımcı da olamaz.

Ağrı Devlet Hastanesi’ndeki sağlık ekipmanları ilçelerdekine göre biraz daha yenilikçi tasarımlarla donatıldığı için sağlık personellerinin işleri de daha da kolaylaşıyor. Yine aynı şekilde bahsetmiş olduğum Ağrı ilçeleri devlet hastanesindeki hasta Ağrı devlet hastanesine gittiği zaman çok rahat bir şekilde tedavisini orada görebiliyor fakat iki günde bir ilçeden ile git gel yapamaz, yapacak maddi durumu da yoktur. Peki ne olacak bu durum?
Hastalardan ve hasta yakınlarından almış olduğumuz bilgiye göre Ağrı devlet Hastanesi'nde görev yapmakta olan nefroloji uzmanının hem hipokrat yemini çerçevesinde hem de vicdani usuller dahilinde görevini icra ederken hastaların sağlık tedavilerinin en iyi şekilde giderilmesi amacıyla canhıraş bir şekilde çalıştığını duyuyoruz. Yazımın başında anlatmış olduğum gibi devletin doktor atamasına Allah razı olsun dediğimiz gibi aynı şekilde söz konusu hocamızdan da Allah razı olsun.

Sadece sağlık alanında değil ülkenin tamamını ilgilendiren makro alanda hizmetler yerine getirildiğinde tamam bunlar günlerce , aylarca hatta yıllarca basında yer alıyor ve konuşuluyor. Diğer taraftan baktığımızda mikro açıdan bazı aksaklıklar olduğunda ise bunlar göz ardı ediliyor ama unutulmamalıdır ki her bir insanın bir hayat hikayesi vardır o nedenle aramıza atanan, atanacak hekimlerimize başarı dileklerimizi iletiyoruz.

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturunu tekrar sloganımız olacak şekilde buraya bıraktıktan sonra hepinizi Allah'a emanet ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Ali Sezer Arşivi